Test Drive | Page 500

Yangın sesleri çocukları uyandırmıĢ ve alevlerin ısıttığı buzuldaki herkes; Sessizlik, sinirli Asiajuk, büyük memeli Nauja, avcılar, neĢeyle sırıtan Inupijuk ve hatta Taliriktug bile parkalarını çıkarıp kamatik'm üstüne bırakmıĢtı. Gösteri bittiğinde gemi de güneĢ de batmıĢtı; ama gri buzun üstünde uzamaya baĢlayan gölgelerin sahipleri bulundukları yerden ayrılmayıp etrafa saçılan enkaz parçalarını kutluyorlardı. Sonra grup geri döndü ve önce büyük adayı ardından küçük adaları geçerek kamp kuracakları anakaraya doğru ilerlediler. Gün ıĢığı gece yarısından sonra da yollarını aydınlatmaya devam etti. karanlık çökmeden önce hepsi buzdan ve bu bölgeden kurtulmayı istiyordu. köpekler bile küçük adaları geçtikten sonra havlamaktan vazgeçmiĢ ve eve varabilmek için koĢumlara daha hızlı çekmeye baĢlamıĢlardı. asiajuk kızakta uyuyakalmıĢtı; ama bebeklerin ikisi de uyanıktı ve oyun oynamaya hazırdılar. Taliriktug, kıpırdanan Kanneyuk'u sol eline aldı ve sağ eliyle de Silna-Sessizlik'e sarıldı. Kuzgun, annesinin kollarından kurtulup tek baĢına yürümek için çırpınıyordu. Taliriktug, dilsiz bir anne ve babanın böyle dikkafalı bir çocuğu getireceklerini merak ediyordu. Bunu ilk kez düĢünmemiĢti. Daha sonra inatçı yola getirmeyi önemsemeyen bir kültüre mensup olduğunu hatırladı. Bunu düĢünmemiĢti. kuzgun da içinde saygın bir büyüğün inua'sını taĢıyordu ve büyüğün ne kadar saygın biri olduğunu görebilmek için beklemek zorundaydı. nasıl yola çocuklarını da ilk kez babası bu Francis Crozier inua'sı Taliriktug'un içinde hâlâ yaĢıyordu ve hâlâ hayatın zavallı, iğrenç, yabani ve kısa olduğuna inanıyordu; ama yalnız olmayabilirdi. Silna'ya sarılıp ġaman'ın boğuk horultusunu, Kanneyuk bebeğin yazlık parkasını ıslatmasını ve haylaz oğlunun inatçı debeleniĢlerini görmezden geldi. Taliriktug ve Crozier donmuĢ zemin üstünde doğuya yürümeye devam ettiler.