38
CROZIER
4 Nisan gecesi Terör Kampı'na varır varmaz çadırlara yerleĢip derin uykuya dalan
mürettebatının aksine Crozier hiç uyuyamadı.
Önce Doktor Goodsir'ün otopsi yapması için kurulan özel çadıra gitti. VahĢilerin
kızakları üstünde kampa getirilen Teğmen Ir-ving'in cesedi artık insana benzemiyordu.
Boğazındaki kesik o kadar derin ve geniĢti ki önden bakıldığında teğmenin omurgası bile
görünebiliyordu. Hadım edilmiĢti ve bağırsakları vücudunun dıĢındaydı.
Crozier çadıra girdiğinde Goodsir hâlâ cesetle uğraĢıyor, koparılan organları
inceliyordu. Kafasını kaldınp Crozier'a baktı; tuhaf, düĢünceli ve neredeyse kendini suçlar
bir haldeydi. Uzunca bir süre ikisi de konuĢmadı. Sonunda Crozier eğilip Irving'in alnına
düĢen bir tutam saçını geri attı.
"Onu yarın öğlenki törene kadar hazırlayın," dedi Crozier.
"Elbette,, efendim."
Crozier çadırına döndüğünde Fitzjames'in onu beklediğini gördü. Crozier'ın otuz
yaĢındaki kamarotu Thomas Jopson, Terör Kampı'na haftalar önce kaptan çadırını
getirmekle kalmamıĢ, geminin büyük odasındaki maun sandalyeleri ve Sör John'a ait olan
gösteriĢli masayı da kızaklarla buraya taĢımıĢtı.
Crozier mobilyalarından memnundu. Bu ağır masayı çadır giriĢiyle yatakhane
arasına yerleĢtirip bir tarafına da iki sandalye koymuĢtu. Diğer tarafında sandalye yoktu.
Çadırın tepesine asılan fener, masanın tam önündeki boĢluğu aydınlatıyor ve Crozier ile
Fitzjames'i yarı karanlıkta bırakıyordu. Bu haliyle askeri mahkemeye benziyordu. Zaten
Francis Crozier'ın de istediği tam olarak buydu.
"Uyumaksınız YüzbaĢı Crozier," dedi Fitzjames.
Crozier genç YüzbaĢı'ya baktı. Artık pek genç görünmüyordu. Kanayan saç kökleri,
içine geçmiĢ avurtları, çukurlarına inmiĢ gözleri ve solgun yüzüyle yaĢayan bir ölüyü
andırıyordu. Crozier aynaya bakmayalı günler olmuĢtu; ama Deniz Kuvvetleri'nin altın
çocuğu Kumandan James Fitzjames kadar kötü görünmediğini umuyordu.
Crozier "Senin de uyuman gerek, James," dedi. "Sorguyu ben yaparım."
Fitzjames kafasını salladı, "Ben onları sorguladım zaten," dedi, konuĢmaya hali
kalmamıĢtı, "Ama olay yerine henüz gitmedim ve adamları tam bir sorgudan geçirmedim.
Bunu sizin yapmak isteyeceğinizi düĢündüm."
Crozier onayladı, "Günün ilk ıĢığıyla yola çıkıp oraya gitmek istiyorum."
"Oraya gitmek iki saat sürüyor," dedi Fitzjames. Crozier yine baĢını sallayarak
onayladı.
Fitzjames Ģapkasını çıkarıp uzun ve yağlı saçlarını kirli parmaklarıyla taradı. Buzları
eritip içmek için teknede kullanılan ocakları buraya getirmiĢlerdi. TıraĢ olabilirlerdi; ama