Erebııs'tan bir çavuĢ. Terörden bir.
Erebus'lan yalnızca bir denizci eri. Terörden dön.
Üç denizciyi ve Evans'ı saymazsak toplam yirmi ölü ediyordu. Yirmi dön adam da
seferde kaybolmuĢtu. Ciddi bir kayıp. Crozier denizcilik tarihindeki kutup seferlerinin
hiçbirinde bu kadar çok kayıp yaĢanmadığını biliyordu.
Ama Francis Rawdon Moira Crozier için daha önemli bir rakam vardı: Hayatta kalan
ve kendi sorumluluğundaki yüz beĢ kiĢi.
Kendi de dahil yüz beĢ kiĢi bugün Majestelerinin Gemisi Te-röfü terk edip buza
inmek zorunda kalmıĢlardı.
Crozier baĢını öne eğip kızağın iplerine asıldı. Rüzgâr çıkmıĢtı ve sağa sola
savrulan kar denizcilerin görüĢ açısının sıfırlıyordu.
Hesabı doğru muydu? Üç denizci ve bir çocuk hariç yirmi ölü. Evet doğru olduğuna
emindi; çünkü bugün Teğmen Little ile sayım yapmıĢ ve gemide, Terör Kampında ve kızak
grubunda toplam yüz beĢ adam olduğunu görmüĢtü... Yine de emin olmalı mıydı? Birilerini
unutmuĢ olamaz mıydı? Yaptığı toplama ve çıkarma doğru muydu? Crozier çok, çok
yorgundu.
Crozier iĢlem hatası yapmıĢ olabilirdi; iki, hayır tam üç gecedir hiç uyumamıĢti; ama
o bir tek adamın yüzünü bile unutmazdı ki. ġimdiye dek hiç unutmamıĢtı.
Bu düĢüncelerden sıyrıldı. Kaç saattir kızak çektiğini sorsalar cevap veremezdi.
Gökyüzündeki buz gibi güneĢin göz kamaĢtıran ıĢığı her yeri kaplamıĢtı; uçuĢan kar
taneleri, güçlükle aldığı nefes, çektiği acı, paylaĢtığı yük, etrafını saran deniz ve küçücük
beyaz bulutların dönüp durduğu mavi göğün altında kendini mavi beyaz bir fanus içinde
vuruyormuĢ gibi hissediyordu.
Teğmen Little'ın sesi duyuldu: "YüzbaĢı!"
Crozier kızak gruplarının mola verdiğini fark etti. Ġlerideki basınç sırtını da aĢtıktan
sonra bir buçuk kilometre ötede üç direkli bir gemi kuzeyden güneye doğru hareket
ediyordu. Yelkenleri toplanmıĢtı, demir atacaklardı sanki; ama hareket etti ve açık denizde
yavaĢça ilerledi.
Yardım. KurtuluĢ.
Crozier'ın sızlayan göğsündeki umut ateĢi birkaç saniyeliğine de olsa parladı. Buz
Uzmanı Thomas Blanky tahta bacağı üstünde aksayarak Crozier'ın karĢısına geçip "Bu bir
serap," dedi.
"Elbette," diye cevap verdi YüzbaĢı.
Bir anda Terör'ün direklerini ve armasını gördüğünü fark etti. BaĢ dönmesinin
yarattığı birkaç saniyelik ĢaĢkınlığın ardından geriye dönüp baktı ve saatler önce terk
ettikleri gemiye doğru yol aldıklarını anladı. Hayır. Aylardır aĢındırdıkları buzun üstündeki
kazma kürek izleri geride kalmıĢtı ve onlar yüksek basınç sırtına doğru ilerliyorlardı. GüneĢ