duvarların, geminin kaburgasının ve fıçıların, yani pruvadaki her Ģeyin yanıĢını izliyordu.
Denizciler yangına battaniye ve yelken bezleriyle müdahale ediyorlardı. Kıvılcımlar her
yerdeydi.
Alevler içinden bir adam denizcilere doğnı geliyordu. "AteĢi kesin!" diye bağırdı
Fitzjames. Le Vesconte de tekrar etti, "AteĢi kesin!"
Yanan adam Fitzjames'in kollarına yığıldı. "Bay Goodsir!" diye seslendi YüzbaĢı.
Serdümen John Downing koridordaki ateĢi durdurmaya çalıĢtığı battaniye ile Fitzjames'in
kollarındaki adamın alev alan ceketini söndürmeye uğraĢıyordu.
Goodsir atılarak yaralıyı Fitzjames'den aldı. Adamın yüzünün sağ tarafı neredeyse
yoktu; yanık değildi, parçalanmıĢtı. Derisi ve gözü suratından sarkıyordu. Aynı izler
göğsünde de vardı. Pençe izlerine benzeyen bu Ģey adamın üstündeki sekiz kat kumaĢı ve
etini kesmiĢti. Giysileri kan içindeydi ve sağ kolu kopmuĢtu.
Goodsir Ģu anda kollarında, Fitzjames'in Brown ve Dunn ile güvenliği sağlaması için
pruva tarafına gönderdiği Henry Foster Collins'i tutuyordu.
Doktor, "Onu ameliyathaneye götürmek için yardıma ihtiyacım var," dedi. Collins
iriyarı bir adamdı. Goodsir onu Yiyecek Odası'nın bölmesine yaslamıĢ ve ancak ayakta
durmasını sağlayabilmiĢti.
Fitzjames koridordaki ateĢi söndürmeye devam eden uzun boylu serdümene
seslendi, "Downing!"
Downing elindeki battaniyeyi fırlatıp Goodsir'ün yanına koĢtu ve hiçbir soru
sormadan Downing'i sırtına aldı, "Emrinizdeyim, Bay Goodsir."
Merdivene doğru ilerlediler; ama bir düzine adam da ellerinde kovalarla aĢağıya
inmeye çalıĢıyordu.
"Yolu açın!" diye bağırdı Goodsir, "Yaralı var." Herkes geri çekildi. Downing bilinci
kapalı olan Collins'i taĢırken Goodsir de orta güverteye geldi. Herkes etrafında toplanmıĢ
ona bakıyordu. Kazazede gibi görünüyor olmalıydı; direğe çarptığı için giysilerinde ve
yüzünde kan vardı ve bütün vücudunu is kaplamıĢtı.
Goodsir, Downing'e yaralıyı revire götürmesini emretti. Serdü-men dar kamara
iskelesinden Collins'i geçirebilmek için yanlamasına ilerlemek zorunda kaldı. Goodsir'ün
arkasında bir düzine adam ellerindeki kovalar dolusu su ve karı cayır cayır yanan tekneye
döküyordu. Goodsir, eğer güverte alev alsaydı teknenin kurtulamayacağını biliyordu.
Henry Lloyd revirden geldi, yüzü solgundu ve gözleri fal taĢı gibi açılmıĢtı.
Goodsir, "Aletlerim hazır mı?" diye sordu.
"Evet, efendim." - "Testere?"
"Evet."
"Güzel."
Downing, Collins'i revirin ortasındaki sedyeye yatırdı.