TED Meşale Dergisi 34. Sayı | Page 61

Alarm çaldı , gözünüzü açtınız !
Güneş yerinde , hayat yerinde , sağlığınız yerinde , kısaca her şey yerli yerinde ! Önünüzde uzun ince bir gün … Sizin adınıza planlanmış , koşturması bol , sıradan bir gün . Yapacaklarınız belli , hatta yapamayacaklarınız bile . Tam kalkacaksınız , o sizi her gün yoklayan his başlıyor kulağınıza fısıldamaya : “ Yapmayı çok isteyip de yapamadığım işler ne olacak ? Başlayamadıklarım , ertelediklerim ?” Düşündükçe içiniz kararıyor , alarmı kapatıp tekrar uykuya dönüyorsunuz .
Alın size baştan kabullenilmiş bir gün daha ! Bugün de kendinize uzaksınız . Hayallerinize ise daha da uzak ! hepsi ama hepsi , kendimizi hapsettiğimiz çaresizlik hücresinin birer gardiyanı olarak hücremizin anahtarını ellerinde tutuyor . Aslında hayallerimize ulaşmak için iyi niyetle yollara düştüğümüz günler de olmuyor değil . Lâkin bin bir hevesle çıktığımız o yollarda motivasyonumuzu düşürecek bir şeyler mutlaka karşımıza çıkıyor ve bir müddet yürüyüp sonunda pes ediyoruz . Ama bunun aksi de mümkün olmalı , öyle değil mi ? Yoksa kısa ve uzun vadeli hedeflerine ulaşabilmiş , arzu ettiği başarıyı ve tatmini yakalayabilmiş insanlar var olamazdı .
Her Gün 20 Dakika Kuralı
Bu senaryo tanıdık geliyor mu ? Hayat trafiğinde sıkışıp kalmış , hayal ettiği destinasyona bir türlü ulaşamamış sayısız insan , kısır döngülerin birinden diğerine savrulup duruyor . Hayallerimiz aslında hâlâ capcanlı ve ne kadar da çok ! Gelin görün ki bahanelerimiz , kaygılarımız , öğrenilmiş çaresizliklerimiz hayallerimizden de çok ! Belki tam da bu yüzden etrafımız , hayattaki amaçlarını gerçekleştirmeyi başarabilmiş insanların muzaffer gülümseyişlerinden çok bedbin , yılgın ve umutsuz suratların somurtuşları ile dolu .
* Ha bugün ha yarın hallederim nasılsa diye bir türlü öğrenemediğimiz bir yabancı dil ,
* İlerleyen yaşımıza rağmen bir gün çalacağım dediğimiz o enstrüman , * Başucumuzda aylardır el sürülmeden tozlanmış , bitirilmeyi bekleyen o kitap ,
* Bu yaz kesin kilo verip giyerim diye alınmış , nice yazdır giyilememiş kıyafetler ,
* Ötelene ötelene dağ gibi birikmiş yapılacaklar listesi , * Yarım bırakılmış işler , * Eprimiş hayaller …
Beceremediklerimiz hanesine yazdığımız tüm bu şeyler , başaramadıklarımız ya da başaramayacağımızı sandıklarımız ,
Altın reçeteyi paylaşanlardan biri de “ Rich Habits : The Daily Success Habits Of Wealthy Individuals ” kitabının yazarı Thomas Corley . Hayatının beş yılını dünyanın en zengin insanlarını araştırmaya harcayan Corley , araştırma sonunda şunu fark ediyor : Tüm bu varlıklı , büyük servet sahibi ve başarılı insanların ortak noktası , “ Her Gün 20 Dakika ” kuralını uygulamış olmak ! “ 20 Dakika Kuralı ” insanın kendini motive edebilmesi , iyi alışkanlıklar edinebilmesi ve bu sayede hayatını tamamen değiştirebilmesi için harika bir yol . İyi alışkanlıklar edinmenin gücünü anlatırken çığ metaforunu kullanan Corley , kısaca “ İyi alışkanlıklar kar tanelerine benzer ve zamanla birikerek bir başarı çığı yaratmayı başarırlar .” diyor ve 20 Dakika Kuralı ’ nın şu 3 aşamasından söz ediyor .
* Hayallerimizden birini seçmek , * Bir hedef belirlemek , * Hayalimize ulaşmamıza yardımcı olacak iyi alışkanlıklar edinmek .
59