TED Meşale Dergisi 28.Sayı | Page 26

için %43,5, erkekler için ise %19,1 olarak yapılan tahminlere göre, 6-9 yaş aralığında kaydedilmiştir. OECD ülkelerinde cinsiyete toplam 5 milyon 72 bin 336 çocuk, 10-13 yaş göre oranlar arasındaki fark yaklaşık %2 iken, aralığında ise toplam 5 milyon 87 bin 136 Türkiye’de %20’nin üzerindedir. Ekonomik ve çocuk bulunmaktadır. Net okullaşma oranı sosyal bir sorun olan genç işsizliğini azaltmak, üzerinden hesaplandığında 6-9 yaş grubunda gençlerimizi en verimli dönemlerinde iş tahmini olarak 83 bin 693, 10-13 yaş grubunda gücüne katmak ve onların yaratıcı ve dinamik ise 70 bin 202 çocuğun eğitim öğretimin potansiyelini ekonomiye dâhil etmek adına politikalar geliştirilmesi gerekmektedir. dışında kaldığı görülmektedir. Her ne kadar net okullaşma oranları 6-9 yaş grubunda %98,35, Uluslararası raporların çoğunda, özellikle 10-13 yaş grubunda ise %98,62 olarak oldukça eğitimin niteliğine ilişkin göstergelerde yüksek değerler gibi gözükse de toplamda Türkiye’nin pek çok ülkenin gerisinde 6-13 yaş aralığında 153 bin 895 çocuğun okul kaldığı görülmektedir. Çeşitli raporların dışında kaldığı görülmektedir. bulguları, eğitimde nicelik arttırıcı politika ve uygulamalarla nicelik boyutunda önemli ölçüde gelişme kaydedildiğini göstermekle birlikte, nitelik arttırmaya yönelik politikalara ağırlık verilmesi gerektiğine işaret etmektedir. Genç nüfusun gelecekte üreteceği katma değer; bireysel refahı ve toplumsal refaha katkısı aldıkları eğitimin kalitesi ve kazandırdığı beceriler ile sınırlı olacaktır. Bu nedenle eğitimin kalitesine yapılacak yatırım ulusal bir öncelik olarak değerlendirilmelidir. Temel eğitimde olması beklenen 6-13 yaş aralığında yaklaşık 154 bin çocuk okul dışında kalmıştır. MEB verilerine göre 2017-2018 eğitim öğretim yılında 6-9 yaş grubunda net okullaşma oranı Yalnızca bir istatistik olarak bakıldığında %98 yüksek bir oran olabilir. Ancak unutmamak gerekir ki söz konusu olan bir istatistik değil, yaklaşık 154 bin insanın her birinin bugünü ve geleceğidir. Okul dışında kalan bu nüfusun hangi tür dezavantajlar veya engeller nedeniyle okul dışında kaldığı henüz bilinmemektedir. Ancak genel olarak okullaşmanın sağlanmasında erişilemeyen %1-%2’lik dilim en dezavantajlı ve erişilmesi en zor nüfusu temsil etmektedir. Bu nüfusun okula erişimini sağlamak için okula erişememe nedenlerinin belirlenmesi ve bu erişim engellerini ortadan kaldırmaya yönelik özel stratejiler geliştirilmesi gerekmektedir. Raporun tamamına erişmek için; %98,35, 10-13 yaş grubunda ise %98,62’dir. https://tedmem.org/yayin/2018-egitim- Türkiye İstatistik Kurumu verileri kullanılarak degerlendirme-raporu 25