TED Meşale Dergisi 23. sayı | Page 54

Kitaplar önce Ankara ’ da duyulmaya başlar , sonra tüm Türkiye ’ ye yayılır . “ PK : 3 Bahçelievler-Ankara ” adresine , Edirne ’ den Ardahan ’ a yurdun dört bir yanından siparişler gelir . Evde paketler yapılır , Bahçelievler Postanesine götürülür . Rasim Öğretmen , eşi Remziye Hanım , kızları Nevin ve Nesrin ailece çalışırlar . Remziye Hanım da öğretmendir ; okula giderken postaneye paketleri götürür , dönerken sipariş mektuplarını getirir . Akşam hep beraber açarlar mektupları , en çok sipariş olan mektup kime çıktıysa günün en mutlu kişisi o olur . Bu kadar emeğin sonucu olarak en uzak köyde bile “ Cin Ali ” bilinir . Hatta 1987 yılında çıkan bir haberde , bir sınır köyünde Türk televizyonunun seyredilemediğinden ama çocukların elinde “ Cin Ali ” kitapları olduğundan bahsedilir .
Çok uzun yıllar boyu defalarca baskısı yapılır kitapların . Kitaplar elden ele dolaşır , okununca küçük kardeşe verilir , sonra da bir akrabaya gider ya da bir komşunun okula yeni başlayan çocuğuna … Bu yüzden yıllar sonra herkes hayıflanır Cin Alilerini saklamadığına … Bazen de sınıfın kitaplığındadır , kuşaklar boyu oradan alır okumaya yeni başlayanlar .
Abiler ablalar , “ bizim zamanımızda neden Cin Ali yoktu , biz okuyamadık ” diye kıskanırlar kardeşlerini . Herkesin en çok sevdiği Cin Ali öyküsü farklıdır ; kimi kuzusunu sever , kimi topacını , kimi oyuncaklarını … Kimi , “ Berber Fil ” in öyküsüne inanmaz ; bilmezler ki Rasim Öğretmen sirkte görmüştür “ Berber Fil ” i ve öyküyü yazmak için birkaç kez sirke gitmiştir .
54