yaşayan yazarın buradaki hayatı, onun sanatsal kimliği üze-
rinde de derin izler bıraktı. Sait Faik Abasıyanık, yazarlığa lise
yıllarında başladı. İlk öyküsü olan “İpekli Mendil”i 1925 yılında,
Bursa Erkek Lisesi’nde, edebiyat dersinin ödevi olarak yazdı.
İlk yazısı olan “Uçurtmalar” ise 1929 yılında Milliyet gazete-
sinde yayımlandı. İlk kitabı olan Semaver ise 1936 yılında,
Remzi Kitabevi tarafından baskı maliyetini babasının karşı-
lamasıyla yayımlandı. Semaver’i, 1939 yılında Sarnıç, 1940
yılında Şahmerdan, 1948 yılında Lüzumsuz Adam, 1950
yılında Mahalle Kahvesi gibi kitaplar izledi. İstanbul’a bü-
yük bir tutkuyla bağlı olan Abasıyanık, öykü ve şiirlerinde
İstanbul’un çok farklı mekanlarına hayat verdi. Bu tarzıy-
la, pek çok kişi tarafından “İstanbul Öykücüsü” olarak anıldı.
ATATÜRK’ÜN İZİNDE
1953 yılında, dünya edebiyatına olan hizmetlerinden dolayı
Mark Twain Şeref Üyeliği’ne seçilen Sait Faik Abasıyanık, Ata-
türk’ten sonra bu üyeliğe layık görülen ikinci Türk olarak tarihe
geçti. Edebiyat tutkusunun yanı sıra tam bir eğitim sevdalısı olan
Sait Faik Abası-yanık’ın hayatında Darüşşafaka Cemiyeti’nin
de çok ayrı bir yeri vardır. Bunun hikayesi de oldukça ilginçtir.
DARÜŞŞAFAKA’DAN ÇOK ETKİLENDİ
Ömrünün son günlerinde çeşitli edebiyat matinelerine katılan
Sait Faik Abasıyanık, Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın teşvikiyle, 1954
yılında Darüşşafaka Lisesi’nde düzenlenen bir edebiyat matine-
sine katılır ve ortamdan çok etkilenir. Matineden sonra, o dönem-
de İstanbul’un Fatih semtinde bulunan Darüşşafaka’yı gezen Sait
Faik, orada okuyan çocuklarla ilgilenir ve onları çok takdir eder.
Eve döndüğünde annesi Makbule Abasıyanık’a mal varlık-
larını, babası hayatta olmayan çocuklara çok g üzel olanak-
lar sağladığını düşündüğü Darüşşafaka’ya bağışlamayı tek-
lif eder. Makbule Hanım, yazarın ölümünden sonra, 8 Kasım
1954’te hazırladığı vasiyetinde mal varlıklarının çoğunu, yaza-
rın eserlerinin telif haklarını Darüşşafaka Cemiyeti’ne bırakır.
Bu mirası bırakırken, Makbule Abasıyanık vasiyetnamesinde
Darüşşafaka Cemiyeti’ne iki sorumluluk verir. 1955’te kurduğu
“Sait Faik Hikâye Armağanı”nın sürdürülmesi ve 1959 yılında
açtığı “Sait Faik Abasıyanık Müzesi”nin yaşatılması. Darüşşafa-
ka Cemiyeti de 1964 yılında kendisine intikal eden bu vasiyet-
namenin gereklerini o yıldan beri yerine getirmektedir.
Ayrıca, Sait Faik Abasıyanık’ın anısına Darüşşafaka Li-
sesi tarafından 2006’dan beri her yıl Türkiye çapında
düzenlenen “Hişt Hişt, Genç Sait Faik!” Liseler Arası
Öykü Yazma Yarışması düzenleniyor. Serbest konulu
yarışmada, her yıl dereceye girenlere çeşitli ödüller
verilirken, aynı zamanda yarışmada dereceye giren ve
ön elemeden geçen öyküleri içeren bir de anı kitabı
yayımlanıyor. Sait Faik Abasıyanık’ın Darüşşafaka Ce-
miyeti’ne olan katkılarıyla bugüne kadar, 1.000’e ya-
kın öğrencinin yıllık eğitim masrafları karşılandı.
Hazırlayan;
Murat SAYIN Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
DARÜŞŞAFAKA VASİYETE SAHİP ÇIKTI
Darüşşafaka Cemiyeti, kendisine 1964 yılında intikal eden bu
vasiyete sahip çıkarak, Sait Faik Abasıyanık Müzesi adıyla 22
Ağustos 1959’da halka açılan müze evin bakım, onarım gibi so-
rumluluklarını üstlenir. Burgazada’da bulunan Sait Faik Abası-
yanık Müzesi, 1964 yılından 2009 yılına kadar ücretsiz olarak
Sait Faik severlerin uğrak noktası oldu. 2009 yılına gelindiğin-
de ahşap köşkün ciddi bir bakım, onarım ve güçlendirme çalış-
masından geçirilmesinin gerekliliği tespit edildi.
Bu kapsamda Darüşşafaka Cemiyeti tarafından baş-
latılan çalışmalar, köşkün orijinal dokusunu bozma-
dan yürütüldü.
17