Tapu Sicili Uygulamaları (2014) | Page 475

Kıyı Kenar Çizgisi: Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda, kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturulduğu kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların doğal sınırını, Sahil Şeridi: Kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde yatay olarak en az 100 metre genişliğindeki alan olarak tanımlanmıştır. Kanunda kıyılar ile ilgili genel esaslar aşağıdaki şekilde belirlenmiştir : 1- Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır, 2- Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir. 3- Kıyıda ve sahil şeridinde planlama ve uygulama yapılabilmesi için kıyı kenar çizgisinin tespiti zorunludur. 4- Kıyı kenar çizgisinin tespit edilmediği bölgelerde talep vukuunda, talep tarihini takip eden üç ay içinde kıyı kenar çizgisinin tespiti zorunludur. Sahil şeritlerinde yapılacak yapılar kıyı kenar çizgisine en fazla 50 metre yaklaşabilir. Doldurma ve kurutma; kamu yararının gerektirdiği durumlarda uygulama imar planı kararı ile deniz, göl ve akarsularda ekolojik özellikler dikkate alınarak yapılabilir. Doldurma ve kurutma işlemlerine tabi olarak elde edilmiş araziler, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır, özel mülkiyet konusu olamazlar. Kıyıda, uygulama imar planı kararı ile; a) İskele, liman, barınak, yanaşma yeri, rıhtım, dalgakıran, köprü, vb. kıyının kamu yararına kullanımı ve kıyıyı korumak amacına yönelik alt yapı ve tesisler, b) Faaliyetlerinin özellikleri gereği kıyıdan başka yerde yapılmaları mümkün olmayan tersane, gemi söküm yeri ve su ürünlerini üretim ve yetiştirme tesisleri gibi, özelliği olan yapı ve tesisler yapılabilir. Sahil şeridinde, yukarıda belirtilen şekilde yapılan yapıların bu niteliklerinin, tapu kütüğünün beyanlar hanesine işlenmesi zorunludur. Harçlar Kanununun 2. maddesine göre, deniz, göl ve nehir kıyılarında izinli ve izinsiz 430