Türkiye’ye getirdiği yabancı oyuncuların
isim ve kalite anlamında Türkiye’de en başarılı
kulüp olduğunu düşünüyorum. Mesela bizden
önce, rakibimiz Galatasaray’ın bir Hagi transferi
vardı, ama ondan sonra Hagi ayarında veya
Fenerbahçe’nin daha sonraki yıllarda yapacağı
transferlerle kıyaslandığında bir veya iki tane
kaldı. Ondan sonra Fenerbahçe’nin yaptığı
transferlerde Van Hooijdonk, onun öncesinde
Ortega, Brezilya Milli takımında oynayan Güney
Türkiye’de
medya ile spor
dünyası iç içedir.
90
Amerika’daki Libertadores kupasını kazandıkları
dönemde ilk 11’de oynayan Alex, akabinde
Anelka’nın Manchester City’den, Appiah’ın
Juventus’dan alınmasına baktığınızda bu sayı
durup dururken yönetici olamaz. Mutlaka, bir
Fenerbahçe’de çok daha fazla gözüküyor. Belki
başkanın kendi inisiyatifi ile yönetici kadrosunu
de Fenerbahçe o zaman Avrupa’da oynayan ama
belirlemesi sırasında sizi seçmesiyle olacak bir
Avrupa’da sönmemiş bazı yıldızların Türkiye’ye
şeydir. Ortada dolaşıp “ben yönetici olacağım”
getirilebileceğini de diğer kulüplere bir anlamda
demekle olacak bir şey değil. O zaman Aziz Bey’in
göstermiş oldu. Öncü ve örnek oldu, cesaret
listeye almasıyla yönetici oldum. Bu istek, her
vermiş oldu. O yüzden Fenerbahçe’nin o
zaman herkesin içinde olan bir istekti. Bize de o
dönemlerde yeni bir çığır açtığını düşünüyorum.
zaman nasip oldu. Aziz Bey’le aslında çok uyumlu
• Peki neden ara verdiniz?
çalıştık. Çok fazla günlük temasımız olmazdı. Dış
Konuşmamın hemen başında Aziz Bey’le fikir
İlişkiler’den sorumlu asbaşkan olduğum için…
ayrılığına düşünceye kadar çok verimli çalıştığımızı
Dış İlişkiler her günkü işlerden daha farklı. Biraz
söyledim. İster holdinglerde olsun, ister kulüp
uluslararası boyutu olan, içinde yurtdışı transferi
yönetiminde olsun, ister vakıf yönetiminde
de barındıran bir kısım olduğu için sadece
olsun farklı düşüncelerin olması doğaldır. Zaten
transfer dönemlerinin arefesinde ve ondan
herkesin farklı düşünceleri vardır. Ama asgari
sonraki dönemlerde çok daha iyi olmakla birlikte
müştereklerde insanlar birleşirler ve kararlar
yıl içinde de devam ediyordu. Aziz Bey’le fikir
çıkar. Bizim ayrılma sürecimiz bu kararların
ayrılıklarına düşene kadar çalıştığımız dönemde
alınma sürecindeki anlaşmazlıklar değil de
istisnasız hep birlik içinde, sonsuz odaklı oldu
daha çok Türkiye’de medya ile spor dünyası iç
ve Fenerbahçe o dönemde iyi transferler yaptı.
içedir. Yurtdışında bunu çok fazla görmezsiniz.
Bugünkü transferlerle kıyasladığınız zaman,
Yurtdışında medya daha çok magazin dünyasının
maliyet-getiri rasyosuna baktığınızda, başarılara
içine girer. Türkiye’de medyamız maşallah her
baktığınızda, kulübün bütçesine uygunluk
şeyin içindedir. Siz de bir medya mensubusunuz
kriterine baktığınızda başarılı sayılabilecek
ama bu bir realitedir. Siyasette de, magazinde
transferler oldu. Ben o dönemi Fenerbahçe’nin
de, spor dünyasında da görüyoruz bunu. Belki