100 PUAN
ADA VE HELİKOPTER
KEDİ ÜLKESİNİN EN GÜZEL KADINI
Mira ŞAR
100 PUAN
Aniden çıkan bir fırtına beni havaya uçurdu. Kendime geldiğimde bir bulutun üstündeydim. Bulut aniden konuşmaya başladı ve“ Buraya nasıl geldin?” dedi. Ona servisi beklerken bir fırtınanın çıktığını söyledim. Bulut şaşırmışa benziyordu bana“ Ama çöldesin, çölde sadece kum fırtınası çıkar.” dedi. Bir an çok şaşırdım, çölde olamayacağımı düşündüm, ona” hayır” dedim. Sonra aşağıya baktım, gerçekten çöldeydim. Ağlamaya başladım çünkü bugün çok önemli bir sınav vardı. Bulut“ Niye ağlıyorsun?” diye sordu. Ona okulda önemli bir sınav olduğunu anlatdım. Dedi ki“ Şimdi rüzgârdan izin alalım ki bizi eve götürsün.” Sınavımız tüm dünyadaki tarihi eserler ile ilgiliydi. Bulut bana hepsini gezdire gezdire anlattı. Beni okuluma bıraktı, sınavdan 100 aldım.
Yiğit SEYMEN
ADA VE HELİKOPTER
Aniden çıkan bir fırtına beni havaya uçurdu. Bunun nedeni uçaktan tehlike dolayısıyla atlamamdı. Çok sert bir fırtınaydı, hatta o kadar sertti ki canım çok acıdı. Havaya uçarken kendimi bir kuş gibi hissediyordum. Anlık uçuşum bittikten sonra, ıssız bir adaya düştüm. Burada bir sürü ağaç, yeşillik ve çeşitli meyveler vardı. Kendimi o kadar yalnız hissetmiştim ki sanki dünyada sadece ben vardım. Sonra, adayı keşfetmeye karar verdim ve yola koyuldum. İlk önce meyve, sonra da dal topladım. Dal toplamıştım çünkü kendime küçük de olsa bir kulübe yapacaktım. Dalları birleştirmek için de fazladan coconut aldım. Biraz meyve yiyip dinlendikten sonra kulübe yapmaya başladım. Kulübeyi yapmam iki üç saat sürdü. Zaten o kadar da modern ve büyük bir kulübe değildi. Kulübemi yaptım ve içine girdim, fakat içerisi çok soğuktu. Bu yüzden dışarı çıkıp fazla dal bulmaya ve yaprak toplamaya gittim. Bunları topladıktan sonra, dalları kulübemin üstüne koydum ve yaprakları üstüne serdim. Sonra, uyumak için kulübeye girdim. Sabah olunca bir helikopter sesi duydum. Fakat, bu helikopter çok uzaktaydı. O buraya gelmeden dal bulmaya gittim. Dalları bulduktan sonra cockpitin baktığı yöne doğru gittim ve kumsalın üzerine dal yardımıyla“ YARDIM EDİN” yazdım. Helikopter bu yazıyı görünce beni almaya geldi. Kurtardığı için teşekkürlerimi sundum ve beni evime bıraktı. Eve geldiğimde şehirde alarm çalıyordu, bunun nedeni fırtınaydı. Hemen evime girip yatağıma yattım ve uyudum.
“ KEDI ADAM, VITRINDE ÖYLE BIR ŞEY GÖRDÜ KI...”
Begüm TUNCER
KEDİ ÜLKESİNİN EN GÜZEL KADINI
Kedi adam, vitrinde öyle bir şey gördü ki gözlerine inanamadı. Çok güzeldi, hayal ettiği şey gözlerinin önündeydi. Beyazdı ve parlayan tüyleri vardı. O mağazaya girdi ve vitrinde gördüğü kadına bakmak istedi. Çünkü o âşık olmuştu. Yardımcı, onu vitrindeki kadına götürdü. Kadının arkası dönüktü. Çekinerek“ Nasılsınız” dedi. Kedi kadın cevap vermedi. Sonra“ Beni duydunuz mu?” dedi. Kedi adam sinirlenmişti, kızgın bir ses tonuyla“ Neden bana cevap vermiyorsunuz?” diye sordu. En sonunda dayanamadı kadının önüne geçti. Gözlerine inanamadı. Kedi kadın canlı değildi. O sadece H & M mağazasının mankeniydi. Tam kedi ülkesinin en güzel kadınını buldum derken kadın manken çıktı. Kedi adam çok üzülmüştü. Sıkıntıyla evin yolunu tuttu.
112