Perspective Perspective32 | Page 31

davranışlar görülebilir. Bu davranışlar insan-köpek ilişkisini pek etkilemediği için genellikle sahipler tarafından fark edilmez. Köpekte görülen agresif davra- nışlar ve anksiyete (gerginlik) dışardan daha gözlemlenebilir olduğu için sahip- leri tarafından fark edilmesi diğerleri- ne oranla daha kolaydır. Kedilerde ise; kumaş emme, parmak emme, tuvaletini kabının dışına yapma. Kedilerde veya köpeklerde dürtü kontrol eksiklikleri de sık görülen bozukluklardan. Bu sınıfa giren kedi ya da köpek ısırırken karşıda- ki acı verdiğini unutuyor, dişleri kaşın- dığı için her şeyi kemiriyor. Psikolojik sorunlar için doktora baş- vururken dikkat edilmesi gereken çok önemli bir unsur var: Evcil hayvanımız- da gördüğümüz problem onun problemi mi yoksa bizim problemimiz mi? Bazı insanlar dünyamızı hayvanlarla paylaştı- ğımızı unuttuğu gibi bazıları da insanlar ile hayvanların aynı olmadığını unutu- yor. Bir köpeği ya da kediyi hatta başka hayvanları da insanlaştırmaya çalışmak, günlük monoton hayat düzenimize uy- durmaya çalışmak yanlış ve imkânsızdır. Tabii ki evcilleştirirken bir takım şeylere uymasını sağlıyoruz, onlar da uyum sağ- lamaya çalışıyor. Ama bazen insanların hayvanlardan bekledikleri şeyler abartılı olabiliyor. Hayvan için tamamen doğal ve normal olan bir davranış insanlar için öyle olmayabiliyor. Bunu anlamamak da evcil hayvanınızla aranızda ciddi prob- lemler olmasına neden olabilir. Örneğin bir bekçi olarak yetiştirilen köpeği eve tıkarsanız havlayacaktır. Bunu psikolojik bir problem olarak nitelendirmek yanlış olur. Hayvanın doğasına aykırı bir durum vardır ortada. Yani hayvanın davranışının normal olup olmadığı nitelendirilirken bu gibi faktörler dikkate alınmalıdır. Bu problemlerin bazıları evde uygulana- bilecek eğitim yöntemleri ile çözülebilir. Fakat bazıları için uzmanlar tarafından daha ciddi tedaviler uygulanması gerek- lidir. Nasıl bir tedavi yöntemi uygulana- cağına hekim karar verir. Veteriner he- kim, gereken medikal tedaviyi yapacak, medikal tedaviyle beraber veya tedavi- siz, eğitim yöntemlerinin uygulanması gerekiyorsa güvendiği bir eğitimciye, psikolojik bir problem için gerekli gö- rüyorsa Veteriner Fakültesi’nde bulunan Psikolojik Danışma ve Tedavi Birimi’ne havale edecektir. Davranış tedavisinin Evcil hayvanımızda gördüğümüz problem onun problemi mi yoksa bizim problemimiz mi? hedefi, zorlu problemleri çözmektir. “Bilhassa kaygı bozuklukları bir an evvel tedavi edilmeli. Aksi takdirde takıntı- lı davranışlara yol açabiliyor. Daha çok kaygı giderici ilaçlar kullanıyoruz hay- vanlarda. İnsanlarda kullandığımız ilaç- ların aynını kullanabiliyoruz. Beyindeki seretonin, dopamin, adrenalin seviyeleri hayvanlarda da tıpkı insan beynindeki gibi çalışıyor. Diğer yandan köpeklere formüle edilmiş ilaçların sayısı çok az. Bu nedenle var olan ilaçların dışındaki psikolojik ilaçları normal eczanelerden sağlıyoruz.” diyor ülkemizin tek hayvan psikoloğu Prof. Dr. Tamer Dodurka. Sonuç olarak şunu söyleyebilirim ki, hayvanların da bir psikolojisi vardır. Zaten düşünen ve buna göre hareket eden bir canlının psikolojisi olmaması beklenemez. Hayvanların psikolojisi as- lında insan psikolojisine çok benziyor. Yukarıda da belirttiğim gibi hayvanların psikolojisi insanların psikolojisinin ev- rilmemiş halidir diyebiliriz. İnsan psiko- lojisinin yaşamda ne kadar önemi varsa hayvanlarınki de aynı dozda önemli- dir. İnsanın psikolojik tedaviye ihtiyacı olduğu gibi hayvanın da vardır ve bu önemsenmelidir. Lütfen hayvanlarınızın temel ihtiyaçlarıyla birlikte psikolojileri- ni es geçmeyin. P KAYNAKÇA www.ensonhaber.com www.eksisozluk.com www.e-psikiyatri.com www.psipsi.blogcu.com 29