haftalarını incelediğimizde organiza-
törlerin genellikle yeni nesil, genç ta-
sarımcılara yer verdiğini gördük. Bu
genç tasarımcılar romantik Valentino
ve Chanel tasarımlarının koyduğu
kuralları ezip geçiyor. Aynı zamanda
birçok kült marka da kendi tarzların-
da değişime gidip, moda takipçilerini
şaşırtmaya başladı. Sonuna yaklaştığı-
mız 2015 yılı boyunca sıkı bir takipçi
olarak moda haftalarını merakla izle-
dim. İnovatif ve olağan dışı tasarımlar
fütüristik öğeler eşliğinde ön planday-
dı. Aralarından seçtiğim bir kaç kolek-
siyon ile yeni moda algılarına bir göz
atalım:
Christopher Kane, Londra
2015/2016 Sonbahar-kış
Christopher Kane, benim uzun za-
mandır izlediğim İskoç tasarımcı.
Central Saint Martins mezunu olan
Kane, yıllardır Londra’nın en başarılı
tasarımcıları arasında. ‘İmza tasarımı’
olarak adlandırabileceğimiz dar, deri
ama aynı zamanda salaş parçaları be-
nim gibi rahatlıktan yana olan moda
tutkunları için ayrı bir cazibeye sahip.
Onu diğer tasarımcılardan ayıran en
büyük özellik ise yarattığı salaş par-
çalardaki desen ve figür tercihleri. Ge-
nelde farklı ve elbisenin ana temasını
belirleyen radikal tasarımları gerçek-
ten önemli. 2013 yılında hazırladığı
bir koleksiyonu ‘yılın tasarımı ödülü’
alıp İngitere’nin Bath kentindeki Fas-
hion Museum’da uzun müddet sergi-
lenmişti. Bana göre resimde gördüğü-
nüz Christopher Kane elbise aslında
onun sanatını en iyi gösteren parça.
Nitekim üst bedende kullandığı kol
figürleri ve alt bedende gördüğümüz
birden fazla bacak figürleri insanın
zaman zaman yaşadığı duygusal iniş
çıkışları yansıtırken ruhsal hassasiyet-
lerini de gösteriyor. Balmain, Paris
2015/2016 İlkbahar-yaz
Gareth Pugh, Londra
2016 İlkbahar-yaz Ülkemizde geçtiğimiz günlerde bir
perakende giyim firmasında bir iz-
dihama neden olan marka: Balmain.
İsmini belki bir çoğumuz bu firmaya
yaptığı çalışmayla duydu, belki de be-
nim gibi Olivier Rousteing’in kreatif
direktör koltuğuna geçmesiyle çoğu-
muzun favori markası oldu. Ben size
Olivier Rousteing’in imza tasarımları-
nın Balmain’i nasıl en tepeye taşıdığını
anlatacağım. Olivier Rousteing, 2009
yılına kadar Cavalli’de kreatif direk-
törlük yapmıştı. Fakat biz onu 2010
yılında tek başına Balmain’in başına
geçince tanıdık. Feminen ama bir o
kadar da cesur ve sert çizgilere sahip
elbiseleri, bluzları ve pantolonları
moda dünyasındaki diğer tüm tasa-
rımlardan kolayca ayırt edebileceğimiz
özellikte. 2015 yılında büyük tanıtım
defilelerini ve kliplerinde en gözde
mankenlerle işbirliği yaptı. ‘Balmain
Ordusu’ adını verdiği konseptli kolek-
siyonlarıyla adını altın harflerle yazdır-
mayı başaran en yenilikçi tasarımcılar-
dan biri oldu. Bu koleksiyonda süet ve
file kumaşları kullanmasının yanında
turuncu renkler ağırlıktaydı. En sev-
diğim ayrıntı ise kemerlerin renk ge-
çişlerinde belirleyici bir unsur olarak
kullanılması oldu. P
Gareth Pugh, açık ara en sevdiğim İn-
giliz tasarımcı olabilir. 2006 yılından
beri Londra moda haftalarının gözdesi
olan Pugh, her defilede alışılmışın dı-
şında hareket ediyor. Ortaya koyduğu
parçaları tam da sanat eseri niteliği
taşıyor. Elbiseyi farklı boyutlarda ve
genelde pop art desenlerini yorumla-
masıyla biliniyor. Kullandığı kumaşla-
rın plastik ağırlıklı olması, sentetik saç
ve vizon tercihleri tamamen kendine
özgü. Özellikle Vogue’un desteğini
bugüne kadarki tüm moda haftaların-
da kaptı. ‘style.com’ tarafından John
Galliano gibi dev sanatçıların şov tasa-
rımlarının da önüne geçtiği yazılmıştı.
Çalışmalarını takip etmenizi öneririm,
zira ilham kaynaklarından birinin
Andy Warhol olduğunu düşündüğüm
bu adam gelecekte inanılmaz işler çı-
karmaya devam edecek!
Miu Miu. Paris
2015/2016 İlkbahar-yaz
Miu Miu markasının ismi, yıllardır en
büyük markaların yanında yer alıyor.
Eğer, özel bir ilginiz yoksa Miu Miu
markasının ününün çantalardan öteye
gitmediğini düşünebilirsiniz. Aslında,
bu marka hazır giyim alanlarında tam
bir dönüm noktası niteliği taşıyor. Ta-
sarımcı Miuccia Prada, moda temelli
büyük bir aile geleneğinin içinde bü-
yüdü. Damarında akan Prada kanı,
onun tüm baş kaldırışlarına rağmen,
sonunda kendisini moda dünyasının
en tepesine taşıdı. Gençliği, aldığı
politika ve tiyatro eğitiminin yanında
çeşitli arayışlarla geçti. Hatta ailesinin
tüm baskılarına rağmen genelgeçer
moda akımlarından uzak büyüdüğü-
nü, büyükbabasının eski süveterleri-
ni giydiğini ve hiç çıkarmadığı kolej
ayakkabıları ile kendi stilini yarattığını
söyleyebiliriz. Bu durum, onun 70’ler-
de devraldığı kreatif direktörlük göre-
viyle yarattığı tasarımlarda ‘okul üni-
forması’ konseptine yeni ve renkli bir
bakış açısı getirmesinin önünü açmış.
Benim bu koleksiyonda önceki kolek-
siyonlara göre farklı bulduğum un-
sur yine bu tema etrafında renkler ve
desenler ile yaratıcılığının sınırlarını
zorlanması oldu. Bağcıklı, rengarenk
ve kalın topuklu botların yanında bale
pointleri de sunulurken, gotik mak-
yajlar ve kullanılan hayvan postları
klasik üniforma algımızı yerle bir etti!
KAYNAK
http://www.yelizindunyasi.com/balmain-
2016-ilkbahar-yaz-koleksiyonu/
http://vogue.com.tr
http://nileselin.blogcu.com/modayi-
bastan-yaratan-kadin-miuccia-pra-
da/12203505
http://www.londonfashionweek.co.uk/
Highlights
http://www.modeaparis.com/en
http://www.gazetebilkent.com
79