A Araştırma
Farklı Dönemlerde Mimari
Anlayışlar
Naz Eraslan
[email protected]
Antik Mısır Mimarisi: Gizemi hala çö-
zülememiş olan piramitler, Antik Mısır
mimarisinin en önemli eserleridir. Dün-
yanın yedi harikasından biri olan Keops
Piramidi aynı zamanda ayakta kalan tek
piramittir. Bu gizemli piramitlerin in-
şasında çalışanlar köleler değil,ziraatla
uğraşan Mısırlı yerli halktı. Bu nedenle
inşaat, ziraat işlerinin yoğun olmadığı
zamanlarda yapılabiliyordu.
60
Antik Yunan Mimarisi: Antik Yunan
yapıları, uyum ve yalınlık ilkesine göre
tasarlanıyordu. Dönemi tapınaklar, amfi
tiyatrolar ve anıtmezarlar süslüyordu.
Yaptıkları tapınakları tanrılarının zarif
heykelleriyle süsleyen Yunanlılar, Hele-
nistik dönemde Yunan heykellerinin en
güzel örneklerini bırakmışlardır.
Romanesk Mimari: Savaşların olduğu
bu dönemde tek taş bina olan kilise ve
manastırlar, savaş zamanlarında sığınak
olarak kullanılıyordu. Bu sebeple, gü-
venliği sağlamak amacıyla bu dönemde
kilise ve manastırların duvarları kalın,
uzun ve penceresiz yapılıyordu. Roma-
nesk yapılara “kaba” denmesinin sebebi
budur. Fransa’daki Angoulême Katedrali
buna güzel bir örnektir.
Gotik Mimari: 12.yy da Fransa’da gö-
rülmeye başlayıp tüm Avrupa’yı etkile-
miştir ancak sanatın merkezi dediğimiz
İtalya’da etkileri pek görülmemiştir.
Gotik yapıların yüksek olmasının ama-
cı Tanrı’ya yakın olmaktı çünkü Gotik
tarz, dinin insanların odak noktası ol-
duğu döneme denk gelmekteydi. Eser-
lerde vitraylarla süslenmiş çok büyük
pencerelere yer verilmişti. Okuryazarlık
oranı düşük olduğu için dini öğretebil-
mek amacıyla tüm iç ve dış süslemeler
İncil’den hikâyeler içeriyordu. Gotik
Mimari diyince aklımıza ilk olarak ka-
tedraller gelir ve bu tarza örnek göste-
rilebilecek en güzel katedraller; Paris’te-
ki Notre Dame ve Almanya’daki Köln
Katedrali’dir.
Rönesans Mimarisi: Rönesans keli-
me anlamı ile “Yeniden doğuş” demek-
tir ve Rönesans döneminin mimarları,
15.yy’da Floransa’da, Gotik unsurlardan
pek kopmayarak yeni bir mimarinin te-
mellerini atmışlardır. Roma Mimarisi’ni
örnek alan İtalyanlar bu dönemde süs-
lemelere, heykellere ve fresklere yer
vermişlerdir. Eski Roma eserlerinden
yorumlanarak ortaya çıkan bu mima-
rinin başlıca temsilcisi Brunelleschi’dir
Venturi, Mies Van Der
Rohe’un “Az çoktur”
(Less is more) sloganının
karşısına “Az sıkıcıdır”
(Less is bore) sloganıyla
çıkmıştır.