Naz Eraslan neraslan @ gsuik. co |
Yağmur Özbakır yozbakir @ gsuik. co |
|||||
56 |
Perspective: Sahnelerde gördüğümüz Can Bonomo’ yu kendisinden dinleyebilir miyiz?
Can Bonomo: Ben kimim? Şiir yazan bir müzisyenim, hobi olarak da resimle ilgilendiğim ortaya çıktı bu sene. Üniversitede görsel tasarım dersleri almıştım. Kendi konser afişlerimi, birtakım posterleri toparlıyordum. Sonra Bulunmam Gerek albümünü yazarken de neden çizmeyeyim, çizmek bana iyi geliyordu dedim. İki sene içinde bunlar birikti. E madem bunlar birikti, insanlara göstereyim dedim.
P: Neden ilk serginize Anakronizmi taşımak istediniz?
C. B: İlk dört eser bittikten sonra evin muhtelif yerlerine asmaya başlamıştık tabloları. Ev arkadaşım pazarlama işi yapıyor. Bir gün bunlar böyle olmaz, fonksiyonu olması lazım bir resim sergisinin dedi. Anakronizm orada aklıma geldi çünkü hep böyle bir zamansızlık söz konusuydu. Başka da ortak pek bir tarafları yoktu. Geri kalan işleri onun üzerine kurguladığımda böyle bir sergi ortaya çıktı.
|
Şiir yazan bir
müzisyenim, hobi
olarak da resimle
ilgilendiğim ortaya
çıktı bu sene.
P: Şiire olan tutkunuz hayranlarınız tarafından epey ilgi görüyor. Sizin ilhamı yakaladığınız ortamlar, zamanlar neler oluyor
|
?“ Yazamıyorum, tıkandım.” dediğiniz zamanlar oluyor mu?
C. B: Genelde gündüz 11’ den akşamüstü 6’ ya kadar yazıhanemdeyim ve durmadan yazıyorum. Bunların çok küçük bir kısmı okumaya değer olabiliyor. Dolayısıyla çok tıkanıyorum, evet. Bazen 6 ay tıkandığım da oluyor. Çok korkuyorum, endişeleniyorum ama geçiyor ya da geçtiğine inandırıyorum kendimi. Şurada bir tepe var, orada çok acayip şeyler yazıyorum ben gibi bir durum yok, yazıhanemde oluyor hepsi.
P: En sevdiğiniz
|
üç tane şairi seçmeniz gerekse kimleri seçerdiniz?
C. B: Üç tane organını seç sen de bakalım yaşayabilecek misin?
P: Peki o zaman kimleri başta sayabilirsiniz?
C. B: Ben en çok İkinci Yeni Dönemi’ ni seviyorum, en hayran olduğum kuşak. Edip Canseverler, Turgut Uyarlar, Cemal Süreyalar... Geriye dönmek istesem, o döneme dönmek isterim.
P: En son“ O Tarz Mı?” adlı bir radyo programı yapmaya başladınız. Bize biraz bahsedebilir misiniz? Nasıl gelişti bu süreç?
C. B: Ben üniversite dönemimde 4 sene kadar radyo programı yaptım, ek iş olarak. Hep böyle bir ukte kalmıştı içimde. Daha sonra müzik ya da şiir aracılığıyla radyolara çıkınca çocuklara söylüyordum. Ben de radyo yapıyordum, ne günlerdi, çok özlemişim radyoyu gibi. Boğaziçi Üniversite’ sinde bir programa gittim. Çıktım, albüm konuştuk, şiir konuştuk. Onlara da anlattım, e yap abi dediler.
P: İsmi nasıl konuldu?
C. B: Bizim aramızda çok kullandığımız bir tabir.
P: Yeni hedefleriniz var mı radyo konusunda?
C. B: Böyle güzel, bunu küçük tutmak istiyoruz. Bir de Radyo Boğaziçi’ nin kısıtlı bir bant aralığı var, aynı anda sadece 9000 kişi dinleyebiliyor.
Böyle daha güzel, çok serbest-
|