Perspective Perspective31-email | Page 34

D Dosya Nil Ertürk’le Karaköy’ün Ağırbaşlı Bey’i Hakkında... Karaköy’ün naif ambiyansında yaşam bulan erkek giyim mağazası Bey Karaköy’ün sahibi ve moda bloglarının önemli isimlerinden Nil Ertürk ile moda ve hayat üzerine samimi bir sohbet gerçekleştirdik. Ayris Taban [email protected] Baturay Kösoğlu [email protected] Perspective: Nasıl- sınız? Bugünlerde Bey Karaköy ve ha- yat nasıl gidiyor? 32 Nil Ertürk: Gayet güzel. Dün 1. yılımı- zı doldurduk. Blogla beraber genel olarak yoğun gidiyor işler ama neyse ki bura- da herkes birbirine çok yardımcı. Bir yıl içerisinde güzel bir düzen oturttuk. İlk zamanlar blogla beraber Bey’i idare etmek epey zordu. Ama artık çok fazla gidip gelmeme gerek kalmıyor, şu aralar sadece hafta sonları geliyorum. P: Okurlarımıza kendinizden ve blogunuzdan bahsedebilir misiniz? N.E: Bilgi Üniversitesi Sinema ve Televizyon Bölümü mezu- nuyum. Sinemanın hemen her dalında staj yaptım ve kendimi bu sektöre ait hissetmedim. Beni temel olarak mutlu eden şeylere odaklandım ve moda- ya her zaman ilgim olduğunu hatırladım. Tabii moda üzerine eğitim almamıştım ve sektör- den de kimseyi tanımıyordum. Ne yapsam diye düşünürken tanıştığım her kişiye, mezun olduktan sonra modayla ilgili bir şeyler yapmak istediğimi söylemeye başladım. İşe de ya- Fotoğraflar: Zeynep Hazal Yıldız 23 yaşındaydım o zamanlar, risk alıp başka şeylere odaklanmak istedim ve işi bıraktım. Olay o an bana gerekeni bulmakla alakalıydı. Biraz deneme yanılmayla ve biraz özgüvenle, ama şımarıklık olmadan. radı, Burçe Bekrek ile tanıştım. Sektö- rün her alanına dair kendisinden bilgi edindim ve öğren- diklerim arasından «  styling  » ilgimi çekti. Aynı dönemde de blogumu başlat- tım çünkü yapmak istediğim şeyleri bir yere koyup insan- larla tanışmak isti- yordum. Bu devam ederken, okulun getirdiği bir artı da fotoğraf çekmemdi. İnternetten kendi- me fotoğrafçı arka- daşlar edindim. Bu arkadaşlarımdan biri beni bir stilist ile tanıştırdı. O stilistin sekiz ay asistanlığını yaptım ve ürün alımı, teslimatı, fotoğraf çekimleri gibi alanlarda çok önemli deneyimler edindim. Orada öğrendiğim en önemli şey, doğru yapıldığı taktirde bu işin içinde aslında sanat yapılıyor olmasıydı. Beni he- yecanlandıran şey, klasik bir kombini farklılaştırabilmekti. İşin mağazacılık tarafını dene- meye karar verdim ve Vakko’ya başvurdum. Blog yazarı olarak iş başvurusu yapmak o zaman- ki direktörümü heyecanlan- dırmıştı. Böylelikle Vakko’ya girdim ve sanat yönetmeninin asistanı olarak bir sene çalış- tım. Tam o aralar online ma- ğaza açmaya karar verdiler ve