Perspective Perspective 37. Sayı | Page 36

D Dosya AVRUPA’DA SOKAKLARIN SANATI “Bazı insanların grafitinin bencillik, barbarlık ve vandalizmden ibaret oluğunu düşünmelerine çok gül- üyorum. Üzerine düşünülmüş sokak sanatı tıpkı başarılı bir kurgu gibidir – hepimizin adına konuşur, hepimiz görelim diye…” Carla H. Krueger Eren Kürklü [email protected] N e zaman ki Avrupa’nın sokaklarında gezinsem, kaybolmuş ve âdeta bir rüyadaymış gibi hisse- derim. Aklınıza gelebi- lecek her şeyi içlerinde barındıran bu sokaklar zannedersiniz ki tamamen bir karışıklık, bir uyumsuzluk orkestrası. İnsanları, tarihi, müziği, ilkba- har kokusu veya çöp toplama saati, yaz yağmuru veya sonbahar esintisi… Ve son olarak da sanatı ve sanatçıları… 34 Sokak sanatçısı dediğimizde çoğumuzun aklına ilk gelecek isim az çok bellidir as- lında: Banksy. Adını elbet duymuşuzdur. Belki Avrupa sokaklarında bir eserini gör- me şansımız olmuştur, belki 2016 yılında İstanbul’da yapılan “The Art of Banksy” sergisine bir girip çıkmışızdır, belki de sa- dece internetten takip etmek bize yetiyor- dur. Bristol’da doğan İngiliz asıllı Banksy, hem bir sokak sanatçısı, hem politik akti- vist, hem de film yönetmeni. Eserlerinde kara mizah ile grafitiyi birleştiren Banksy, hepsinin arkasında siyasi veya sosyal yo- rumlarını yansıtıyor. Banksy amatör bir sanatçı olarak ilk kez 1990’da, iki yakın arkadaşıyla grafitiye başlıyor. Banksy; şimdiki Massive Attack grubunun üye- si, eski sokak sanatçısı Robert Del Naja, nam-ı diğer 3D’den etkilendiğini ve ken- disine ilham kaynağı olduğunu söylüyor. Banksy, bu işe başladığından beri anonim kalmak için uğraşmış ve kimliğini hiç açıklamamıştır. Çeşitli fikirler öne sürülse bile, biz hâlâ Banksy’nin kim olduğunu bilmiyoruz. Bunun yanı sıra, aynı zaman- da eserlerini de nasıl, hangi teknikleri kullanarak yaptığı da hâlâ bir bilinmez. Ancak öncelikle elle bir şablonla desen çizdiğine, sonrasında bu şablonu duvara yapıştırarak içini boyadığına inanılıyor. Wall and Piece isimli kitabında, grafiti- ye ilk başladığında çok yavaş olduğunu, her seferinde ya yakalandığını ya da bir oturuşta tamamlayamadığını anlatıyor. Düşünsenize, dünyanın en tanınan sokak sanatçısı sizsiniz, ama kimse sizin kim ol- duğunuzu bilmiyor… Banksy dışında Avrupa’da pek çok sokak sanatçısı bulunmakta. Ben bu sanatçılar- dan birini geçen sene Paris’te keşfettim. Bir gün her zamanki gibi, apar topar bir yere yetişmeye çalışıyordum. Hızlı adım- larımı atarken de düz önüme bakıp yü- rür, içinde bulunduğum şehrin güzelliği- ne bir durup bakmazdım. Ancak nedense aniden yukarı bakmaya karar verdim ve bir binanın duvarına takılmış bir bisik- let gördüm. Bir binanın duvarına monte edilmiş yarım bir bisiklet düşünün. Tabii ki ne ile karşılaştığımı anlamadım, son- rasında “Paris duvar bisiklet” şeklinde araştırmamı yaptım. Öğrendim ki Fransa sokaklarında duvarlara asılan tek bisiklet parçası benim gördüğüm değilmiş. Ak- sine, bu bisikletler çeşitli Fransız şehir- lerinde karşıma çıkabilirmiş. Duvarlara bisiklet inşa etme fikri, sokak sanatıyla 2011 yılında tanışan Montepellier’li bir sanatçıdan çıkıyor. Çoğu sokak sanat- çısı gibi anonim kalmayı tercih eden bu gizemlinin lakabı “Monsieur BMX”. Hikâyesine öncelikle Montpellier’nin so- Bir binanın duvarına monte edilmiş yarım bir bisiklet düşünün. kaklarına grafitiler yaparak başlayan bu sanatçı, sanatına devam etmek için “ilk aşkına” dönmeyi tercih etmiş ve dolayı- sıyla sanat ile BMX (Bicycle Motocross) yarışını birleştirmeyi amaçlamış. BMX as- lında bir spor dalıdır ve yarışları, özel di- zayn edilmiş bisikletler ile toprak zemin veya özel zeminlerde çeşitli hareketlerin yapılmasını amaçlamıştır. Bu kararı ver- diğinden beri sanatçımız eski ve atılmış BMX bisikletlerini toplayarak bunları