Perspective Perspective 34 | Page 52

R Röportaj Kan Fışkıran Fotoğraflardan Minimalizme Doğru: Mehmet Turgut Naz Eraslan [email protected] Sena Öndün [email protected] Ceylin Özbek [email protected] Ü lkemizde fotoğraf konuşul- duğunda akla gelen ilk isim- lerinden biri olan Mehmet Turgut‘la kahve ve fesleğenli ayran eşliğinde biraz sohbet ettik, peki neler mi konuştuk? Buyuru- nuz. Perspective: Fotoğrafla aileniz saye- sinde tanıştığınızı biliyoruz, peki son- rasında gelişiminiz nasıl ilerledi? 48 Düşünün bir fotoğraftan kan fışkırmı- yorsa benim için o bir fo- toğraf değildi ancak zamanla daha minimal bir hal aldı tabii. Mehmet Turgut: İlkokul çağlarında babamın yanında ufak tefek çalışmaya başladım. Babamın, amcalarımın stüd- yolarının olması benim için çok büyük bir avantajdı ve bu avantajı en iyi şekilde kullandım. Sonra ilerleyen zamanlarda dijital fotoğrafçılık diye bir şey çıktı ve dijitalle beraber ben sıfırdan başlamak zorunda kaldım tıpkı diğer fotoğrafçı- lar gibi. Şöyle düşünün: bir 100 metre koşusu var, bir çizgi çizildi ve herkese aynı anda start verildi. Yani dünyanın her yanından fotoğrafçılar da aynı anda bir şeyler yapmaya başladılar ve ben ga- liba aralarında hızlı koşanlardan oldum. Sonrasında ışık konusunda, konsept konusunda, işte geliştire geliştire şu an bulunduğum noktadayım. P: Fotoğrafçı olmasaydınız ne olmak isterdiniz? Neden? M.T: Plastik sanatlarla ilgilenirdim. Hani klasik cevaplar vardır ya; ben dok- tor olacağım, astronot olacağım gibi işte ben o cevapları hiçbir zaman vermedim ve hep fotoğrafçı olacağım dedim. P: Peki sizce fotoğrafta teknik ne ol- malı? Abartılı mı olmalı yoksa basit fotoğraflarla ve küçük manipülasyon- larla daha etkili fotoğraflar çekilebile- ceğine mi inanıyorsunuz?