Gününün çoğunu tüfeğ�n� parlatmakla geç�ren Sam Amca’ nın herhang� b�r eğ�t�m öğret�m almamış, almışsa da b�r yerlerde bırakmış olan kovboy oğlu Tom’ un kafası b�r hayl� karıştı. |
||||
2- Katı muhafazakârlık: Her birimizin basketbol, beysbol gibi bilumum spor- ları oynamak isteyeceğimiz Obama’ nın Beyaz Saray’ ı baştan sona gökkuşağı renkleri ile boyadığı görüntüyü hepimiz hatırlarız; eşcinsel evliliği artık Amerika’ da tüm eyaletlerde yasal. Yani gününün çoğunu tüfeğini parlatmakla geçiren Sam Amca’ nın herhangi bir eğitim öğretim almamış, almışsa da bir yer- lerde bırakmış olan kovboy oğlu Tom’ un kafası bir hayli karıştı. Kafa karışıklığını gidermek için düşünmek ya da empati yapmak gibi eylemler de ona milyonlar- ca ışık yılı uzakta olduğu için en iyi bildiği şeyi yaptı; gerildi ve iyice sinirlendi.
3- Irkçılık: Biz insanlar için 50-60 yıllık zaman dilimi çok önemli olsa da devletler için hiçbir şeydir. Yani 1947 yılında ilk siyahi profesyonel beysbol oyuncusu olan Jackie Robinson’ un Tom ve türevleri tarafından asla kabullenilmeyişi, 1955 yılında otobüste bir beyaza yer vermediği için tutuklanan Rosa Parks’ ın hikayesi, 1965’ te medeni haklar için savaşan Malcom X’ in, 1968’ de güzel hayal kurmayı insanlığa öğreten Nobel Barış Ödüllü Martin Luther King’ in katledilişi hiç de uzak zamanlar değildir. Düşünün ki bu nesil sekiz yıl siyahi bir lider tarafından yönetilmiştir. Matematikte, fizikte, felsefede ve akla gelebilecek her kafa gerektiren işte kimsenin önüne geçemeyeceğini bilen Tom sahip olduğu tek üstünlük olduğuna inandığı beyaz doğmuş olmayı da kaybetmiştir.
|
4- Homojen toplum: Bu noktada bazılarınızın“ Orda dur işte. Amerika yıllardır göç alır; İtalyan asıllı, İrlanda asıllı yüzbinlerce insan var çok uzun zamandır.” dediğinizi duyar gibiyim ama arkadaşlar işin rengi artık değişti; yüzlerce kanala sahip İspanyolca yayın yapan Amerika merkezli onlarca televizyon şirketleri var. Kısaca Hispanic olarak adlandırılan Latin kökenli insanlar Amerika nüfusunun % 17’ sini oluşturmakta. Yalnızca Kaliforniya’ da 14 milyon Latin kökenli insan yaşıyor. İşin en can alıcı noktası, bu insanlar genellikle Tom’ un yapmak istediği işleri yapıyor ve ondan çok daha iyi yapıyor. E haliyle siyahi bir lider tarafından yönetilmenin ağırlığı ile yaşayan Tom, mahalleden arkadaşları James ve Bob, evlendiği haberi üzerine bir de işini ondan daha iyi yapan bir Meksikalıya kaybedince; nereden çıktı bu Donald Trump?
Çuvaldızı batırma kısmını bitirdiğimize göre gelelim iğneye; toplanın arkadaşlar aynanın karşısına geçiyoruz. Acaba biz değil miyiz küçücük okulumuzda, mahallemizde hatta ailemizde kim kime oy vermiş diye saniyesinde konuşmaya başlayan; insanları giydikleri, yedikleri ve geldikleri yer ile değerlendirip hemen bir toplumsal sıfat yapıştıran? Dur yahu hemen sinirlenme yanlış mı aklımda kalmış, sen değil miydin Bağdat
|
Caddesi’ nde“ ice latte” yudumlarken“ Buralar da çok Suriyeli doldu yaa” diye söylenen? İş başvurusunda bir başkasına kaybedince“ Nasıl yani? Benim lisem, üniversitem belli. Nasıl onu alırlar?” diyen?
Ayrıca aynadakiler, Trump’ ı Washington’ da aramaya da hiç ihtiyaç duymayacak bir ülkeyiz biz. Belki model bir eşleri, milyarlarca dolarları ve komik turuncu saçları olmayabilir ama yol sormaya gelen torunu yaşındaki kızı dakikalarca süzen sonra magazin haberlerini dikizlerken yakalanınca da“ tövbe tövbe kim açtı bunları vay gavurlar sizi” diye kanal çeviren, özü ahlaksız Bakkal Mehmet’ tir Donald Trump.“ Bu Kürtler de çok olmaya başladı şimdi de kahvehane açacaklarmış mahalleye” diye kasılan Kahveci Ertem’ dir Donald Trump.“ Oh olsun o gazetecilere öyle haber yaparlarsa sonu bu olur” diyen Ev Hanımı Binnur’ dur Donald Trump. Hoşgörüyü, dostluğu, sevgiyi; aç gözlülüğe, kazanma hırsına, hayasızlığa tercih etmeyen her kesimdir Donald Trump.
İşin en acıklı kısmı da arkadaşlar, bizler o aynada hesap veremediğimiz sürece, sandık başlarında daha çok sorarız birbirimize; nereden çıktı bu Donald Trump? P
|
43 |