Perspective Perpective Sayi 33 | Page 20

D

Dosya

���������������������������� Saklanmayan Ebe!

Yazal Kutluğ ykutlug @ gsuik. co
Oyun oynamanın, 4 �nçl�k ekranlarla sınırlı olduğunu sanan b�r nes�l �le karşı karşıyayız. Belk� bu nesl�n b�r parçasıyız, belk� de teknoloj�yle örülü bu dünyada, yen� nes�l oyunlarla henüz tanışmış b�rer b�rey�z. Ne olursa olsun hep�m�z oyun oynamanın, hatta çocuk olmanın asıl anlamını unutmaktayız.
18
ların, 2000’ lere kadar etkisini göster-

1990

diğini varsayarsak
90’ ları ucundan yakalamış biri olarak, aklım erdiğince 90’ larda çocuk olmanın anlamını anlatmak istiyorum sizlere. 90’ larda çocuk olmak kimileri için pencereden,“ Çok koşturma üşüteceksin” diyen bir anne eşliğinde, iki teneke arasını kale belleyip saatlerce koşturmak, kimileri için bir file içinde gururla taşıdığı pas parlak cam misketlerle mahallede salınmak, yaşça daha büyük ama çocuksuluğunu kaybetmemiş haylaz lise talebeleri için ise kısa teneffüs aralarında uzun eşek oynamaktı. Kısacası 90’ lar demek sokak oyunları demekti, hayal gücünün körelmesine bir kala özgürce oynamış çocuklar demekti. Oyun oynamanın en güzel zamanı 90’ lardı belki de. Biraz unutulmaya yüz tutmuş ama 90’ lar çocuklarının hatırlayınca hala gözlerini parlatan o sokak oyunlarına ve nicelerine hep beraber bir yolculuğa çıkalım bu yazıyla.
90’ lar demek sokak oyunları demekt�, hayal gücünün körelmes�ne b�r kala özgürce oynamış şçocuklar demekt�.
Bir zamanlar hangi sokağa girseniz yere çizilmiş, içinde sayılar bulunan birkaç kutu görürdünüz. Bahsettiğim oyun hiç şüphesiz sek sek. Bu içi sayı dolu kutular nedendir bilinmez, yaşı ne olursa olsun insanın içinde sek sek oynama arzusu uyandırır. Yerde bu kutuları görüp de içinden zıplamadan geçene rastlamak pek de mümkün değildir.“ Aç kapıyı bezirgan başı, bezirgan başı!”. Sokak oyunlarından konuşup da bezirganbaşını atlamak olmaz. Neredeyse her çocuk oynamıştır bunu. Çok koşturmadan oynanabilen bu oyun eminim ki bir çok annenin de favorisi olmuştur. İki kişinin karşılıklı durup el ele tutuşması suretiyle başlar oyun. Ebe olan oyuncular, kendilerine birer varlık ismi seçerler ve oyunun tekerlemesi söylenmeye başlar. Tekerleme söylendikçe kollarının altından bir bir geçilir, en son“ Bir susam, iki susam, üçüncüsünde kapan” denildiğinde ortada kalan belirlenen isimlerden birini seçer ve seçtiği kişinin arkasına geçer. En son karşı karşıya gelen tarafların arasında bir çizgi çekilir ve çekişme başlar, çizgiyi ilk geçen taraf oyunu kaybeder.