Natura May - June 2013 | Page 48

Projeler/Projects: İzmir PROJE, KENT DOKUSUNDAN DENİZE DOĞRU YÜKSELEN BİR FORMA SAHİP. THE BUILDING RISES UP FROM THE URBAN FABRIC TOWARDS THE IZMIR GULF. gereksinimini karşılaması’ ve ‘çevresi için odak noktası halini alması’ gibi kriterler, Teğet Mimarlık’ın tasarımında yol gösterici olmuş. Buna ek olarak, mimarların projenin genelinde ana yapı malzemesi olarak Ege bölgesinin doğal taşını kullanarak alan, ışık ve deniz manzarasını ön plana çıkaran bir bina yaratma arzusu projeyi çağdaş Akdeniz mimarisinin net bir örneği haline getiriyor. İzmir Opera Binası’na tahsis edilen Karşıyaka’daki arazi, kıyıdaki yeşil alanın biraz gerisinde bulunuyor. Arazideki mevcut yeşil alan, kıyı ile binanın konumlanacağı kısım arasında tampon görevi görüyor. Tasarım ekibinin önerisi, bina kabuğunun peyzaja dahil olmasıyla oluşan, çok sayıda açık/ kapalı kamusal mekanları barındıran ve bu yönüyle dört mevsim boyunca çok özel Akdeniz ikliminden fayda sağlamayı hedefleyen bir plan şemasına sahip. Bu bağlamda tasarımları, yapılaşmış dokudan başlayan, bir dizi rampalar ve hacimler dizisiyle denize (güneye) doğru yükselerek burada son bulan bir düzene sahip. Bu bağlamda, Teğet’in İzmir Opera Binası ile Snøhetta tarafından tasarlanan Operahuset (Oslo Opera Binası), Oslo, Norveç, 2008 projeleri arasında karşılaştırma yapmak kaçınılmaz oluyor: Bu iki proje kıyı kenarındaki konumları, kıyıdan geriye doğru yükselen rampa yüzeyler ile kamusal mekanlar yaratmaları, bina kabuğunun peyzaj halini alması ve kaplama malzemesi olarak sadece açık renk taş malzemenin tercih edilmesi gibi benzerlikler taşıyor. İzmir Opera Binası, mevcut konut 48 NATURA • MAYIS - HAZİRAN 2013 / MAY - JUNE 2013 Teğet’s design was picked amongst 177 entries for a site in the Karşıyaka district of Izmir, Turkey’s third largest city located on the Aegean Sea. The location in the northwestern part of the city facing the Gulf of İzmir was motivated in part by the rapid expansion of residential buildings creating a dense but bland urban setting. The lack of public space and a desire to use a cultural building as a focal point for the area were important aspects of the competition brief guiding the design by Teğet. But overall it was the architect’s desire to create a building emphasizing space, light and views towards the sea with local stone from Turkey’s Aegean region as a primary building material that makes the proposal a clear example of contemporary Mediterranean architecture. The triangular site proposed for the İzmir Opera House is located slightly behind the coast line with a green park zone acting as a buffer. The architect’s plan envisions a hybrid of a building and a landscape creating many indoor and outdoor spaces to take advantage of the Mediterranean weather in all seasons. In this way the building is conceived as a triangular wedge that rises from the urban fabric and juts forward towards the sea to the south as a collection of ramps and voids. Here, the obvious comparison in recent theater architecture is the Oslo Opera House, Norway, 2008, by Snøhetta that also rises above a shoreline topography as a building/ landscape hybrid, paved and clad in light stone. In the İzmir Opera House