Natura May - June 2011 | Page 82

Projeler/Projects: Forte dei Marmi DorDoni MiMarlık, tasarıMlarını yaşaM alanları üzerinDe yoğunlaştırıyor. DorDonı arCHıtettı Merges arCHıteCture anD Desıgn ın tHeır “lıfestyle spaCes”. klasisizmin ağırlığı, diğer yandan tasarımcı olmanın getirdiği talepler nedeniyle İtalya’da çağdaş mimari, mimarlık pratiğini belli bir ölçüde sakatlamıştır. Zorluklarına rağmen tasarımla mimariyi karıştıran bu ikinci yol, son 20 yılda İtalya’daki çağdaş mimarlar açısından belki de en verimlisi olmuştur. Andrea Branzi, Alessandro Mendini ve Marco Piva gibi, hepsi Milano’da çalışan isimler hem mimarlık, hem de tasarım faaliyetlerinde başarılı oldular. Onların başarısı, tasarım ve mimaride ticarileşme ve medya ilgisinin çok önem kazandığı bir dönemde tasarım hedeflerini çok net ifade etmelerine bağlanabilir. Örneğin Piva, kendi pratiğinin içinde bir başka tasarım bölümü olan “Atelier Design”ı kurarak farklı projelerde kullanılabilecek ortak bir tasarım dilini ortaya koymak üzere bir araştırma geliştirme fonksiyonu sağladı. Bu mimar-tasarımcı stratejisi Rodolfo Dordoni, Alessandro Acerbi ve Luca Zaniboni tarafından kurulan ve 20 kadar mimar ve tasarımcının çalıştığı bir başka Milano mimarlık firması olan Dordoni’de de başarıyla uygulandı. Mimari planlama ve iç mimarlıkta tecrübe sahibi stüdyo faaliyetleriyle özellikle “yaşam tarzı mekanları” diyebileceğimiz özel konut ve villalar, sanayi binalarının yenilemesi, ofis, mağaza ve showroomlar, restoranlar, oteller, yatlar ve sergi alanlarına odaklandı. 86 NATURA • MAYIS-HAZİRAN / MAY-JUNE 2011 the demands of being a designer have meant that contemporary architecture in Italy has to an extent handicapped the practice of architecture. Despite its difficulties it is perhaps this second path, of mixing design with architecture that has been the most fruitful for contemporary architects in Italy in the last decades. Figures as Andrea Branzi, Alessandro Mendini and Marco Piva, all Milan based it is important to mention, have been successful in both architecture and design activities. Their success can be attributed to their abilit y to articulate clearly their design goals in a period when the commercialization and media interest in design and architecture was all-important. For example, an architect such as Piva has within his practice an “Atelier Design”, a design unit inside the structure of his own practice, where research and development clearly articulate a design language that can be used throughout the different projects the practice undertakes. This architect-designer strategy has also been successfully undertaken by another Milanese practice, Dordoni Architetti, a partnership founded by Rodolfo Dordoni, Alessandro Acerbi and Luca Zaniboni composed of a team of about twenty architects and designers. The studio experienced in architectural planning and interior design, focuses its activity in particular on “lifestyle spaces”, private houses and villas, industrial conversions, offices, stores and showrooms, restaurants, hotels, yachts, as well as many exhibition stands. Well known architect and designer Rodolfo Dordoni, a founder of the studio, has worked since the late 70’s for important furniture and lighting firms such as Cappellini, Cassina, Flos, Foscarini, Minotti and Roda. Swiss