kopya fanzin kopya fanzin - 4 | Page 45

öldürür ama jandarmaya teslim olmaz . Dağa kaçarak isyanını her kitapta genişleterek sürdürür . Sembolik bağlamda da olsa Memed karakteri genel iktidara boyun eğmezken Feyzo eğmektedir .
İktidar , üretim araçlarına sahip sınıfın ona sahip olmayanlar üzerinde kurduğu çift taraflı bir ilişkidir . Şöyle ki Maho Ağa , filmde kurgulanmış köyün -ve beş tane daha köyü vardır- tek sahibidir . Fakat köylüler olmadan Ağa ’ nın sahipliğinin bir anlamı yoktur . Ağa kendini tebaasına , tebaası kendini Ağa ’ ya göre tanımlar . Biri olmadan “ öteki ” yaşamını sürdüremez . Köylü ve Ağa arasında simbiyotik bir ilişki vardır . Ayrıca iş gücünü sağlamak için onların var oluşları gereklidir ve aynı zamanda üretimi aksatmayacak kadar bir kısmı hayatta kalmalıdır .
Bu sebepten ötürüdür ki Feyzo ’ nun ifadesiyle Maho Ağa ’ nın tarlalarında ekip biçilen her üründen , üç pay kendisi bir pay köylüler alır . Köylünün aldığı bir pay onun yalnızca hayatını idame ettirmesine yetebilmektedir . Fakat bu durum sanki Ağa ’ nın lütfuymuş gibi sunulur . Maho ’ nun deyişine göre “ kendisi hep vermekte ve hiç almamaktadır .” Köylü üzerine kurduğu iktidar , gelenek tarafından meşrulaştırıldığından ve doğal görüldüğünden sorgulanmaz . Tam bu noktada Foucault ’ un tabiriyle mekanik olarak üretilen iktidar gözlenmeye başlar . Düşünüre göre “ mahkûmu iyi davranmaya , deliyi sakin olmaya , işçiyi çalışmaya , okul çocuğunu düzenli olmaya , hastayı tedavi olmaya zorlamak için güç kullanmaya gerek kalmayan ” bir ilişki biçimi gelişmektedir .
Köylü , büyük ihtimalle Maho ’ nun öncülü ağalar tarafından titizlikle çarpıtılmış bir atmosfere doğduklarından , makinenin dişlilerini bozacak bilince hiç sahip olmamışlar , onlar tarafından ezilip sindirilmişlerdir . Bu süregiden sistemin doğal addedilmesinin de tarihsel geçerliliğini de sağlamaktadır . Zaman içerisinde önce mülksüzleştirilen sonra bir lütufmuş gibi kiralık topraklarda ve satılık köylerde yaşamak zorunda bırakılan halk için bu çarpıklığı devam ettiren gelenek -ki ideoloji diyebiliriz- kendi kendini üretecek seviyededir . Bu biraz da ona razı olan ve sisteme uyum sağlamış köylü sayesinde ayakta durur . Sonuç itibariyle köylü üzerinde kurulan disiplin , onların otomatik olarak Ağa ’ nın istediği gibi yaşaması temelinde kurulmuştur . Bu istek ekonomik alanda Ağa adına verimli çalışacak bir işçi olmakken , sembolik anlamda onun iktidarına boyun eğmek , üstünlüğünü kabul etmek demektir . Fakat film , bu düzenin bozuluşunun hikâyesini anlatır . Trajikomik bir devrim denemesiyle sonuçlanacak olaylar sosyo-ekonomik sebeplerden başlar .
43