kopya fanzin kopya fanzin - 1 | Page 8

Dokunmak

En temel duyu, dokunmak. Dokunmak ve diğerleri. Görmek, koklamak, tat almak, duymak … Bunların hepsi, dokunmanın alt dalları, kolları. Köprücük kemiklerine doluşmuş körpe çiçekleri koklarım ve içindeki koku partikülleri, burnumdaki reseptörlere dokunur. Reseptörler reseptörlere dokunur ve sinir hücrelerim el ele tutuşur. Aşk tüneli, beyinde son bulur. Dudaktan dökülen bir ufak söz kırıntısını kapan kulaklarımdan geçen ses dalgaları, kayalara çarpa çarpa ilerler içimde, birbirine dokunarak. Zaman mekân algımı şaşırtan derinlikteki gözlerden çıkan ışıklar, gözlerime dokunur, ilerler gider.

8
Her şey yerli yerindeydi yine. Kaçınılmaz cuma akşamüzeri. Dersten çıkmış, Arnavut kaldırımlarda ilerliyordum dalgınca. Herkes kendine bir nokta seçmiş, sanki kımıldamıyorlar. Ben? Ben çok yavaşım, güneşin tadını sonuna dek çıkarmak istediğimden olsa gerek, bana hiç yakışmayan olağanüstü bir yavaşlıkla atıyorum adımlarımı. Gitgide yavaşlıyorum. Çimlere bıraktım kendimi. Hırkamı üzerimden çıkardım. Kollarımı toprakla buluşturmak için iki yana açtım, bacaklarımı birbirine doladım. Suratımda alaycı, çarpık bir tebessüm, güneş gözlüklerimin arkasından belli belirsiz seçilen gözlerim.‘ T’ çizmiş bu halimle, halinden hoşnut bir İsa olabilirdim. Çivi mi lan onlar!
Az evvel dersteyken düşündüklerim, tekrar aklıma geldi. Dokunmanın üstünlüğü. Dokunmanın yadsınamaz çekiciliği. Körleri düşündüm. Gözleri görmeyen insanlar, müthiş bir duyma ve koku alma yeteneğine sahip olur, derler. Kulakları duymayan insanların gözleri çok keskin olur. Koku almayan bir insan çok iyi görür, duyar vesair … Alt dallarından birini kestiğimiz bu kutsal ağaç, gücünü kaybetmek şöyle dursun, diğer dallarıyla beraber yaşamaya öyle büyük bir ihtirasla saldırıyordu ki! O halde tabiat, bazılarımıza mecburi bir fedakârlık yaptırarak aslında onlara büyük bir hazine bahşetmiş oluyordu.
Kolum kaşındı. Gözlerimi açmadım. Ne olduğunu tahmin edebiliyordum, bir böcek, bir sinek, bir karınca, bir örümcek, bir ara geçiş formu veya mikrokozmozun en psişik-transformlarından biri. Sadede gelecek olursak, bir şey. Üzerine düşmeye pek gerek yoktu. Düşünmeye devam ettim. Bu konu beni oldukça cezbediyordu. Doğru ya da yanlış. Sonuçta dünyanın, bilincin ve algoritmaların mutlak gerçekçiliği üzerine