Mutfak penceresinden elinde çay fincanıyla dışarıya bakan kız , yolun ortasına oturmuş oyuncak arabalarıyla oynayan çocuğa bir süre baktı . Benim çocuğum olsa ona sadece yılbaşı günlerinde oynaması için kırmızı bir oyuncak araba alırdım diye düşündü . Çayın altını kapattı ve odasına geçip yatağının altına saklandı . O gün bitene kadar oradan hiç çıkmayıp , mutsuz bir şekilde vücudundaki benleri saymak için kendi kendine söz verdi .
Kapı önce iki kez , ardından üç ve sonrada dört kez arka arkaya vuruldu . Kız , yatağın altında kolundaki saate baktı . Çok karanlık olduğu için göremedi ve oradan çıkmak zorunda olduğunu fark ederek canı sıkkın bir şekilde yatağının altından çıktı , saate baktı . Saat beş olmuştu . Bu kadar saati yatağın altında geçirdiğine bir an için şaşırdı . Sonra parola şeklinde çalınan kapısını açmak için odasından çıktı ve kapıya yöneldi . Delikten baktı , kimseyi göremiyordu . Kapıyı açtı . Paspasının üstünde bir burun soğuktan donmak üzere ona bakıyordu . Hiç bir şey demeden hızla içeri girdi ve salondaki kaloriferin yanına geçti . Kız kapıyı kapattı , neler olduğunu anlamaya çalışarak temkinli adımlarla salona gitti . Burun hala kaloriferin dibinde durmuş ısınmaya çalışıyordu . Çok soğuk , diye bir ses çıkardı , Senin için ne yapabilirim , Sadece biraz ısınmak istiyorum şimdilik , Nereden geliyorsun , Çok uzaktan değil , ben de buralıyım , yani sahibim buralı , Sen neden onunla değilsin , Çünkü o her işe beni sokuyor . Ve ben bundan artık çok yoruldum . Burunun bu sözleri , sanki omuzlarındaki yükü o salonun ortasına bırakmış ve sonrasında tüm ağırlığıyla orada öylece oturup kalmış birinden çıkıyormuş gibi duyulmuştu . Sahibin nasıl biri diye sordu kız . Aslında iyi biriydi , ama kendi mesleğinde iş bulamaması onu giderek tuhaflaştırdı dedi burun , Önce içine kapandı , sonra çok neşeli ve yardımsever , hatta gereğinden fazla yardım sever , biri haline dönüştü . Bu çevresindekileri tedirgin etmeye başladı . Özellikle de babasını . Oğlunun bu durumuna üzülen zavallı adam sırf oyalansın da başkalarının işine karışmasın diye kendi işini ona devretti . Fakat bu bizimkini durdurmadı . İşte ben de bütün bu yaşadıklarımdan bunalıp onu bir süreliğine terk ettim . En azından yeni yıla girene kadar . Kızın gözleri , burunun konuşması boyunca onun üzerinde şaşkınlıkla geziniyordu . Sesi , kocaman karanlık iki deliğinden çıkıyordu . Üst kısmı kemerli ve kendisi de oldukça kalın ve büyüktü . Neredeyse salondaki masanın üzerinde dün akşamdan kalan çay bardağı kadar vardı .
27