8.Cüce
_
TAHA SAVAŞ
Tüm halk kralın doğacak olan sekizinci çocuğu şerefine yapılacak olan cüce dövü-
şünü izlemek için arenada toplanmıştı. Kral; eşi, yedi oğlu, metresi Pamuk Pren-
ses, yardımcıları Cadı ve onun ülkedeki tek ayrıcalıklı, ikinci sınıf insan muamele-
si gören cücelerin bilge olarak gördüğü cüce oğluyla birlikte; cücelerin dövüşeceği
alanı ve tüm izleyicileri rahatlıkla görebildiği yüksekçe yerde sabırsızlıkla dövüşün
başlamasını bekliyordu. Hepsi de birazdan başlayacak olan dövüşte akacak cüce
kanlarıyla doldurmak için boş kadehleri ellerinde, zevkle ve heyecanla kendilerin-
den geçmek üzere cücelerin arenaya çıkışını izliyorlardı. Bir kişi hariç: Bilge Cüce.
Bu durum bir tek ona acı veriyordu. Elem içinde zevk alıyormuş gibi görünmek
zorunda olmaktan, kendisi gibi cüce olan insanlara dayatılan bu vahşetten ve en
önemlisi de kendisinin sahip olduğu haklara ve özgürlüklere diğerlerinin sahip
olamayışından... Bu dünyadaki lanetinin cüce olmak olmadığını, diğer cücelerden
ayrıcalıklı olmak olduğunu düşünüyordu. Bir gün bu lanetten kurtulmak için her
şeyi yapmaya hazırdı.
Savaşacak olan tüm cüceler arenadaki yerlerini alarak, önce kralı ve ailesini daha
sonra izleyicileri selamladı. Halk kendinden geçmiş bir şekilde karşılık verdi. Kral
dövüşü başlatmak üzere elini kaldırmışken, kraliçe elini davul gibi şişmiş karnına
götürerek ters giden bir şeyler olduğunu anladı. Ailesinin eğlencesini bölerek te-
laşa kapılmalarını istemediği için krala içeri gidip biraz dinlenmek istediğini söy-
leyerek yanına birkaç yardımcısını da alarak yanlarından ayrıldı.
Kral, eşinin arkasından uzun uzun baktıktan sonra eğlencenin daha fazla gecik-
mesini istemediği için elini kaldırarak tüm izleyicileri susturarak konuşmaya baş-
ladı. Günün anlam ve önemini hatırlattıktan sonra bugüne özel dövüşçü cücelerin
en iyi iki tanesinin dövüşmesini istiyordu. Bu, e n iyi iki cüceden birinin öleceği
anlamına geliyordu. Böylesi bir günde kral isterse tüm cüceler ölebilirdi. Böcek
kadar değerleri yoktu. En güçlü iki savaşçı cüce öne çıktı.
Kraliçenin gittiğini gören kralın metresi Pamuk Prenses, boşalan kraliçelik vazife-
sine kendisini tayin ederek krala seslendi: ‘’Kralım, böyle mutlu bir günde bundan
daha görkemli bir dövüş hak etmiyor mu yeni doğacak çocuğunuz ve halkımız?’’
Kral, Pamuk Prenses’in ne demek istediğini anlamadı.
Pamuk Prenses, sözlerine büyük bir iştahla açıklık getirdi ve sözleri de daha bü-
yük bir azap getirmek üzereydi: ‘’En güçlü cüce savaşçınızın rakibi ondan daha az
güçlü bir cüce olamaz. Onun rakibi, sadece savaşçılar arasında değil, ülkedeki tüm
cüceler arasında zekasıyla en güçlü olan Bilge Cüce’den başkası olamaz.’’
Prensesin sözleri dövüşü izlemeye gelen halkı şoka uğratmış ve az önceki sevinç
naraları yerini fısıldanmalara bırakmıştı. Prensler de şaşırmıştı, hepsi birbirine
bakıp içlerinden birinin bu saçmalığa itiraz etmesini bekliyordu. Bilge Cüce’nin
annesinin gözleri yuvalarından fırlamak üzereydi bu korkunç öneriden dolayı.
Bilge Cüce ise ufak bir şaşkınlığın ardından nihayet lanetinin ortadan kalkacağı
için tüm vücuduna yayılan huzuru doğduğundan beri ilk defa hissediyordu. Bu
hissi sevmişti.
Annesi gözyaşları içinde kralın ayaklarına kapanarak böyle bir şeye izin vermeme-
si için yalvarmaya başladı. Kral için karar vermesi çok kolaydı. Cadı’yı her ne kadar
ailelerinden biri olarak görse de onun cüce oğlunun canının biricik metresinin
isteği karşısında hiçbir değeri yoktu. Zaten kral ve halk cücelerden nefret ediyor,
yüzyıllar önceki büyük savaşta yendikleri cücelerin tekrar kendilerine bir tehdit
olmamaları için onlara dikkatli bir şekilde en ağır esir hayatı yaşatıyorlardı.
KAKTUSAR
/zine
kaybolandefterler
Kral, Cadı’yı tekmeleyerek dövüşün gerçekleşeceğini ilan etti. Askerlerine Bilge
Cüce’yi savaş meydanına indirmelerini emretti. Askerler kurala uyarak Bilge Cü-
ce’yi kollarından çekiştirerek meydana indirdi. Cüce, hiç karşı koymadan sanki
sevdiği bir kadına kavuşacakmış gibi huzurla savaş meydanına indi. Ona bir kalkan
ve kılıç verdiler. İzleyiciler yine eski hallerine dönerek tezahüratlarına başladılar.
Diğer cüce, dövüşçü cüceler arasında en iyi dövüşen, en güçlü ve en öfkeli olan
1