HİKÂYE —
HİKÂYE —
MUSTAFA OZAN SEYFİ maviliğe avuçlarımı açmış , bulutların altında tünüyordum o gün . yağmur duası mırıldanan şıhların arkasında çaresiz et yığınları olur , onları düşün . dirseklerime konup kalkan sinekler , uzun kuyruklu atlar , sis kümeleri , macaristan sınırı ve ağzında sinek vızıldıyormuş gibi konuşan slavlar . camdan bakınca küçülen şehir , büyüyen gözbebeklerimiz işte , uçuyoruz kalbim , selam dur yeryüzüne . ardımızda üzerine anarşi tozu serpilmiş birtakım sesler yaşasın saçını toplamayan bütün hostesler .
sana bu hikayeyi kim anlatmıştı selen
sana bu kavgayı kim anlatmıştı selen
yelkeni yıkılmış ahşap bir gemi düşün kaderi fırtınasız okyanusun elinde ve tedbil ’ i mekanda kedilerle fareler . dağılmanın arifesinde imparatorluklar düşün darağaçlarında kardeşlerimizin pastel rengi düşleri , ./.. kalemi kırılmış hayaller , bölük pörçük bohem kırıntıları ve ütopya ihtimalinde çürüyen cesetler . bir ölüyü mutlulukla kandıramazsın selen .
sana bu sevdayı kim anlatmıştı selen
şehrin dışında , ıssız yerlerde terk edilmiş benzin istasyonları olur , onu düşün . gökyüzüne bakamamaktan kamburu çıkan adamları , intihar notunda kimseyi suçlamayacak kadar derin , sessiz ve yalnız o adamları düşün . bir masal , bir kadın , binlerce cüce ve simsiyah atın üzerinde devrik bir prens . her yangın ardında kül bırakır fakat her külden bir zümrüdüanka doğmaz selen .
sana bu yalnızlığı kim anlatmıştı selen
kaparım avuçlarımı maviliğe , çekilirim bulutların altından . işte , düşüyoruz kalbim , merhaba de yeryüzüne . perde perde söner eteğinin ucunda ebemkuşağı alacakaranlıkta ateşböcekleri uyanır ve baykuşlar . sana bu kederi nasıl tarif edebilir yaşayan lisanlar . hani kimsenin bilmediği dingin şarkılar olur , sular soğuk ve duru , sular sigara dumanı gibi yorgundur insan istifidir ; kan , ter ve barut kokusu gürültülü başlayan isyanlar sükûnla son bulur .
GÖRSEL : ODELIA TODER hayat , poyraz tutumunda eskiyen bir güldür selen .
1