KAPALI KAPILAR ARDINDAN Atılım - Taslak Rapor | Page 10

10 cek bu dinamiğin sosyalizmle buluşmasına yol açacak kanallar yaratacaktır. 77. Haziran Direnişi’yle açığa çıkan dinamiklerden olan örgütlenme arayışı, özel bir önem taşımaktadır. Bu arayış, direnişi yaratan aydınlanmacı, laik, yurtsever, anti-emperyalist ve birçok yönden piyasa ve kapitalizm karşıtı duyarlılıkların doğrudan sonucudur. Bu duyarlılıkların beslediği ortak zemin, AKP’ye karşı örgütlenme ihtiyacıdır. Haziran Direnişi sürecinde, tek tek ya da topluca bu duyarlılıkları hedef alan liberal ve milliyetçi yaklaşımlar, örgütlenme ihtiyacını daha da yakıcı hale getirmiştir. Direniş kitlesi içinde örgütsüzlük telkin edenlerin, direnişi doğuran ortak siyasal hedeflere ve ilkelere değil, tekil özelliklere vurgu yapanların sayısı az değildir. Hareketin meşruiyet kaynağının bu “çeşitliliğin” korunması, hatta artırılması olduğunu savunanlar, öz itibariyle örgütsüzlüğü propaganda edenlerin ta kendisidir. Oysa Haziran kitleselliğinin barındırdığı çeşitlilik, “muhafaza edilmesi” gereken bir özellik değil, varlığını hareketin aynı kaba su taşımasından ve dayandığı toplumsal duyarlılıklardan alan bir durumdur. Esas olan, bu duyarlılıkların örgütlü kılınması, bozucu, yılgınlık üretici müdahalelere karşı direncinin artırılmasıdır. Bunun yolu da, bu ilke ve duyarlılıklar temelinde örgütlü bir halk hareketi yaratmaktan ve kendiliğinden hareketi siyaset düzlemine taşımaktan geçmektedir. Bu, direnişin sürekliliğinin sağlanmasının, siyasal hedef belirleyen, örgütlü bir kitle hareketi yaratmaktan geçtiğini hisseden kitlelerin homojen olduğu ve bütünüyle düzen değişikliği hedefiyle hareket ettiği anlamına gelmez. Örgütlenme arayışının karşılık bulduğu kitleler içinde “AKP gitsin” diyenler ve örneğin İkinci Cumhuriyet’e bağlılık yeminleri eden CHP’nin Haziran Direnişi’nin kaynaklarının altını oyarak AKP’nin gidişini geciktirdiğini kavrayanlar da bulunmaktadır. Örgütlenme arayışının karşılık bulduğu kitleler içinde, kuşkusuz, düzenin değişmesi gerektiğini görenler de vardır. Sol Cephe, aydınlanmacı ve laik duyarlılıkların, yurtseverliğin ve anti-emperyalizmin, kapitalist sömürü karşıtlığının ve özgürlükçülüğün beslediği kitle dinamiğinin örgütlenme arayışına verilen en gelişkin, aynı zamanda en sade yanıttır. 2014 başında yola koyulan Sol Cephe, kuruluş toplantılarında binlerle ifade edilen bir kitleselliğe ulaşabilmiştir. Büyüme potansiyeli, bunun çok daha ötesindedir. Haziran Direnişi’nden bu ölçekte bir örgütlülük zemini üretebilen başka bir girişim bulunmamaktadır. 78. Sol Cephe, aynı zamanda örgütlenme TKP Atılım Kongresi Taslak Rapor ihtiyacına verilen en sade yanıttır. Çünkü her yerellikte gerçek tartışmaları, mücadele başlıklarını merkeze koyarak hareket etmiştir. Sol Cephe ne bir “birlik projesi”, ne de çeşitli örgütler arasında şu ya da bu gündemli bir ittifak girişimidir. Varlık zemini, Haziran’ı yaratan gerçek duyarlılıklar ve ilkeler temelinde örgütlü bir halk hareketi oluşturmaktır. 79. Sol Cephe, yeni bir sınıf hareketi yaratmak konusunda da önemli olanaklar barındırmaktadır. Sol Cephe’nin dayandığı ilkelerin işçi sınıfı kimliğinden bağımsız düşünülemeyeceği açıktır. Mesele tek başına bu bağın vurgulanması değil, Sol Cephe’nin ilkelerini paylaşan emekçi yığınlarla daha fazla buluşmasının sağlanmasıdır. Bunun metal işçilerinden inşaat işçilerine, plaza çalışanlarından market işçilerine, basın emekçilerinden sağlıkçılara kadar çok geniş bir kesimde karşılığı bulunmaktadır. Sol Cephe, aynı zamanda sınıf siyasetinin ayrıksı, “kendine özgü” gündemlerle değil, düzenin meşruiyet krizinin açtığı başlıklar üzerinden yükseleceğinin somut bir kanıtıdır. 80. Sol Cephe, gençlik ve kadın örgütlenmesinde de etkili bir araç olarak devreye girmelidir. Haziran Direnişi’nde, hem gençlik hem kadınlar, halk isyanının ayrılmaz bileşenleri olarak öne çıkmıştır. Birleşik bir halk örgütlenmesi bu bileşenlerin özgün gündem ve mücadele pratiklerini içermeli, ama aynı zamanda onları bir emekçi dinamiğinin parçası olarak yeniden kurmalıdır. Sol Cephe, bu açıdan önemli bir olanaktır. Partimiz, Sol Cephe’nin bu doğrultuda atacağı adımlara açık destek verecektir. D. DEVRİMCİ GÖREVLERE HAZIRLANIRKEN PARTİ ÖRGÜTÜ 81. Türkiye Komünist Partisi toplumsallaşma, toplumsal dinamiklere önderlik etme ve yerelleşme hedefleriy K0휙