VÜCUT SIVILARIMIZ
NEDEN RENKLİ?
İnsan vücudunu bir gözden geçirelim. Bir çok sıvı
bulunduruyor değil mi? Peki vücudumuzdaki bu
sıvıların farklılıklarını hiç düşündünüz mü? Kan, idrar,
feçes gibi kavramları düşündüğümüzde farklı yapı
ve renklerden oluştuğunu ayırt edebiliriz. Peki bu
sıvılarda neler vardır? Hangi mekanizmalar sonucu
oluşurlar? Sıvıların renkleri neden böyledir? Ne
duruyorsunuz, incelemeye başlayalım...
Çoğumuz zaten kanın kırmızı renginin kaynağını
biliyoruzdur. Bilmesek bile mutlaka ismini bir yerden
duymuşuzdur hemoglobinin.
Kırmızı kan hücrelerinde bulunan oksijen taşıyan bir
proteindir kendisi. Hemoglobin içinde “hem” denilen
bir yapı vardır ve bu yapı demir içerir. İşte bu demir
kana o bildiğimiz kırmızı tonu kazandırır.
Peki her canlıda bu böyle midir? Hayır. İnsanların
kanının rengi kırmızıdır ancak bu tüm canlılarda böyle
değildir. Farklı renklerde kana sahip hayvanlar da
bulunur. Farklı kimyasal yapılar, farklı absorpsiyondan
kaynaklı değişimler gözlenebilir. Bu aynı zamanda
diğer vücut sıvılarının renklerinde de geçerlidir.
Hemoglobin içinde bulunan ve “hem” denilen yapı,
aslında diğer vücut sıvılarının rengini kazanmasında
öncül maddedir diyebiliriz. O zaman bu yapıyı biraz
daha detaylı incelemeye ne dersiniz?
Şekilde görünen, bir hemoglobin yapısıdır. 4
pirol halkası, bunları birbirine bağlayan metilen
grupları, pirollere bağlı gruplar (sırasıyla; metil,
vinil, metil, vinil, metil, propil, propil, metil)
içeren protoporfirin IX ve tetrapirol halkasının
ortasına yerleşmiş demir iyonu içeren bir yapıdan
bahsediyoruz. Karmaşık görülen bu yapının
biyosentezi karaciğer ve kemik iliğinin eritrosit
üreyen hücrelerinde gerçekleşir. 8 basamaklı bir
tepkime sonucu oluşur.
Ancak bizi şu an ilgilendiren kısmı sentezinden çok
hem’in yıkım reaksiyonudur.
Kan dolaşımımızdaki kırmızı kan hücreleri(yani
eritrositler) hayatımız boyunca yanınızda değildir.
Sadece 120 gün yaşayabiliyorlar. Vücudumuzda
da her saniye yeni kırmızı kan hücreleri üretiyor.
Evet her saniye, yaklaşık 2 milyon yeni hücre
üretiliyor. Yaşlı ve hasarlı kırmızı kan hücrelerimiz
içinse bir geri dönüşüm sistemimiz bulunuyor.
Açığa çıkan hemoglobinde öncelikle globin yani
protein kısmı aminoasitlerine parçalanır. Ortada
bulunan demir iyonu ise yeniden kullanılmak üzere
kemik iliğine taşınır. Bizim inceleyeceğimiz Hem
ise retiküloendotelial sistemde (özellikle dalak)
bilirubine dönüşür. Gelin şimdi hem yolculuğunu
detaylıca inceleyelim:
21