Şimdi bu faz 1 metabolitleri fazlaca elektrofilik
(eksi seven yani kendisi artı) yapılar yani aktif
yapılar oldukları için, iyi bir nükleofil (artı seven
yani kendisi eksi) olan glutatiyon ile etkileşerek
aktivitesini kaybeder ve vücuda zararsız hale
gelir. Ancak vücuttaki glutatiyon seviyesi
belli bir miktardadır ki bu karaciğerde 5 mili
molar mertebesindedir. Bu miktar bitince faz 1 metabolitinin etkileşeceği glutatiyon kalmaz ve
vücut için tehlikeli (toksik) olarak yani elektrofilik
olarak (aktif) kalır. İşte bu yüzden anilin içeren
ilaçların belirli doz seviyesinden sonrası vücut için
zehirlidir denir. Glutatiyon ile konjuge olan molekül
artık zehirli değildir, bu yüzden bazı moleküllerin
detoxification (zehirinin giderilmesi) için Glutatiyon-
SH kullanılır.
Böylece bazı ilaçlardan karaciğeri koruyan
glutatiyondur denilebilir. Ancak glutatiyonun
karaciğerdeki konsantrasyonu 5 mM ile sınırlı
olduğu için bundan fazla gerekecek olursa yani
vücuda fazla doz ilaç alınıp, glutatiyon rezervi biterse
o zaman karaciğer hasar görür. (-SH) sahiptir. Tiyoller fazlaca nükleofildirler ve
elektrofillerle reaksiyon veririler. Bu yüzden bu
glutation G-SH olarak da gösterilebilir.
Not: Glutatiyonlar (G) bir tripeptitdir ve sistein
(cysteine) kalıntısı içerir. Sistein ise tiyol kısmına
Örneğin bir asetilleme reaksiyonu sonucunda oluşan
metabolit aşağıdaki gibidir; Asetilleme reaksiyonu
aromatik aminleri ve anilinleri etkiler:
Bir ilaç molekülünün sülfonlanması sonucu oluşan metabolit aşağıdaki gibidir:
21