INmagazine Sayı 6 (Nisan, Mayıs, Haziran) | Page 15
E
vet, bu haber başlığı, bizim
ülkemizdeki bir gazeteye ait!
TEİD Genel Sekreteri’nin be-
yanlarıyla da zenginleşen
haberin devamında, yabancı
yatırımcının artık Türkiye’de
yatırım yapmak için bazı kriterlere ihtiyaç
duyduğunu; bunların başında şirketin etik
olduğunu ve yolsuzluktan korunduğunu
ispatlamasının geldiği belirtiliyor. Tabii bu
konularda en hassas olanlar, ABD, Birleşik
Krallık (özellikle İngiltere) ve son iki yıldır
da Brezilyalı yatırımcılar. Çünkü özellikle
bu üç ülke, tüm dünyada en detaylı ve en
sert yolsuzluk karşıtı yasalara sahipler.
YOLSUZLUK…
Pek çok şekilde tanımı yapılabilen yolsuz-
luk kavramının en net ve özet tanımı şu
galiba: “Bir görevin, özellikle kamu gücünün
özel çıkarlar amacıyla kötüye kullanılması”.
Ve bahsi geçen bu kötüye kullanımların top-
lamı, dünyanın üçüncü büyük ekonomisini
oluşturuyor. Üstelik ederi, küresel gayri safi
milli hasılanın %5’i. İnsan “bu parayla han-
gi hastalığa çare araştırmaları desteklenebi-
lirdi, kaç aç çocuk doyurulurdu, kaç insana
temiz içme suyu götürülürdü” diye düşün-
meden edemiyor. Ama bu gerçek var ve gi-
derek artan sayıda ülke, bu küresel sorunla
baş etmek için çeşitli yasalar çıkarıyor.
BİR ZAMANLAR AMERİKA…
Yolsuzluğun tarihi, insanlık tarihi kadar eski
aslında. Ancak bu konuda elimizdeki ilk bel-
geler, M.Ö. 4000 yılına, Sümerlere ulaşıyor.
Muhakkak o dönemlerden bugünlere, yol-
suzlukla savaşmak için pek çok önlem alın-
mıştır. Ancak bu konudaki günümüzde de
uluslararası anlamda geçerli olan ilk yasa
(FCPA, Foreign Corrupt Practices Act. Yurt-
dışındaki Yolsuzluk Uygulamaları Hakkın-
da Kanun), 1977 yılında, Başkan Nixon’un
da istifa etmesine neden olan Watergate
Skandalı’nı takiben ABD’de çıkarıldı. Yasa
en temelde, ABD ile bağlantılı şirket ve ki-
şilerin, yabancı ülkelerde rüşvet vermesini
önlemeyi amaçlıyor. Bunun için de gerekli-
likleri iki başlık altında topluyor:
-Muhasebe ve İç Kontrol Hükümleri
-Rüşvet Karşıtı Hükümler
Bu başlıklarda konulan kurallar özetle, “Bir
işin elde edilmesi ya da sürdürülmesi ama-
cıyla yabancı bir kamu görevlisine rüşvet
verilmesini suç saymakta”, şirketlerin “ka-
YOLSUZLUK
KONUSUNDAKI
ULUSLARARASI
ANLAMDA
GEÇERLI OLAN
ILK YASA (FCPA,
FOREIGN CORRUPT
PRACTICES ACT.
YURTDIŞINDAKI
YOLSUZLUK
UYGULAMALARI
HAKKINDA
KANUN), 1977
YILINDA, BAŞKAN
NIXON’UN DA
ISTIFA ETMESINE
NEDEN OLAN
WATERGATE
SKANDALI’NI
TAKIBEN ABD’DE
ÇIKARILDI.
yıt ve hesaplarını doğru ve eksiksiz tutma-
sını, yabancı bir kamu görevlisine yapılan
ödemeler ya da diğer uygunsuz ödemeleri
gizlemeye yönelik olarak kayıtların tahrif
edilmesini yasaklamakta” ve “defter ve ka-
yıtlardaki tutarsızlıkların tespit edilmesi ve
açıklığa kavuşturulması konusunda güven-
ce sağlayacak muhasebe iç kontrollerinin
oluşturulması gerekliliğini” getirmektedir.
Tabii insanın aklına neden ülke içinde ger-
çekleşen bir yolsuzluk skandalından sonra
uluslararası bir yasa çıkarıldı diye gelebilir.
Buna da kongredeki görüşme tutanakla-
rında kongre üyeleri yasanın amacını özet-
leyerek cevap veriyor: “ABD şirketlerinin,
dost ve kardeş müttefiklerin ekonomilerine
rüşvet ve yolsuzluğu enjekte ederek zarar
vermelerini önlemek”…
ELEŞTİRİLER…
Tabii bu boyutta bir uluslararası yasa, hem
de ilk olunca, çeşitli eleştiriler de almadı
değil. Bunların başında, yasanın yalnızca
devlet görevlilerine verilecek rüşveti kap-
sadığı ve “iş kazanmak ya da var olan işi
kapsamak” diyerek amaç kısıtlaması getir-
diği, dolayısıyla kapsamının dar olduğu ge-
13