BAZI POLITIKACILARA GÖRE,
YUNANISTAN’IN EKONOMIK
BAŞARISIZLIĞININ SORUMLUSU
YUNANISTAN’IN KENDISI VEYA
OSMANLI İMPARATORLUĞU
DEĞIL, ALMANYA’DIR.
sı 2013 sonrasında rüşvetçilik düzeyinin azalmaktan çok arttığı yönündedir.
leneksel etiğin modern etik ile çarpışması olarak, etikdışının etik ile
çarpışması olarak yaşanacaktır. Bu
gerçekte tüm ülkeler için böyledir ve
aralarındaki biricik ayrım daha şimdiden ulaşılan törel gelişim düzeylerinin ayrımı tarafından belirlenir.
Ekonomik büyüme çoktandır salt bir
iç pazar değil ama küresel pazar sorunu olmuştur ve ekonomi çoktandır
salt yerel değil ama küresel bir etkinliktir. Böyle sınır tanımayan ekonomi
sınır tanımayan bir etiği gerektirir
ve insanlığı bölen ve parçalayan törel-türlülüğün sürmesini değil, ama
insanlığı dürüstlük, doğruluk ve güvende birleştiren evrensel etiğin yürürlüğe girmesini ister.
Yunanistan’ın ekonomik-etik dönüşümünün Avrupa Birliği ile bir
kavgaya dönüşümünün nedeni, geleneksel etiğin modern etiğe karşı
her kavgasında beklenmesi gerektiği
gibi, kendi sorumluluğunu yadsıma
ve hesabı başkasından sorma, faturayı başkasına çıkarma tutumudur.
Ancak özgürlük kendi sorumluluğunu üstlenme yeteneğini kazandırır.
Yunanistan’ın başına gelen hiçbir
şeyin sorumluluğunu üstlenmeme
alışkanlığı ile bir çizgide, ülke içinden ve dışından kimi yorumcular
Yunan kültüründeki bu olgunun
zeminini Osmanlı Yunanistanı’nın
Osmanlı İmparatorluğu tarafından kötü yönetilmiş olmasına bağlar. Daha başka yorumculara göre
Yunanistan’ın ekonomik başarısızlığının sorumlusunun Yunanistan’ın
kendisi değil, bundan böyle Osmanlı
İmparatorluğu da değil, ama Almanya olduğudur. Yunanistan buna göre
yıkımdan sorumlu olanların durumu
düzeltmekten de sorumlu olduğunu
düşünmektedir. Ülkede olan hiçbir
şey Yunanistan’ın kendi edimi değildir. Bu eğilim Yunanistan’ın modern
tarihi boyunca gösterdiği eğilim ile
uyum içindedir. Syriza Avrupa’dan
borç istemekte, borcunu ödemek
için yeniden borç istemekte ve bütün
bunlar yetersiz olunca Almanya’dan
II. Dünya Savaşı’nda uğradığı yıkım
için ek tazminatlar istemekte, giderek Putin’den bile borç istemektedir.
YUNAN ETİĞİ VE YUNAN
EKONOMİSİ
Yunanistan’da vergi kaçıranların
en önünde serbest meslek sınıfları
gelir (3). Vergi kaçırma Yunan politikacıları tarafından “ulusal spor”
olarak kabul edilir ve örneğin 2009
yılı için başlıca saymanlar, dişçiler,
avukatlar, doktorlar, mühendisler,
özel öğretmenler ve finans danışmanları gibi özel meslek sahipleri
tarafından kaçırılan vergi miktarının
Yunanistan yıllık bütçe açığının yaklaşık üçte biri olan 28 milyar euro
kadar olduğu hesaplanır (Aynı yıl
için BYÜ 235 milyar euro ve toplam
vergi tabanı 98 milyar euro olarak
hesaplanmıştır). Nüfusun genel kanı-
Fakelaki
2014 yazında Atina’nın en büyük devlet hastanelerinden birinde bir asansör bozuldu. Onarım için gelen teknisyen gözlerine inanamadı: Asansör
boşluğunun dibinde diz boyu fakelaki
yığını birikmişti (4). Ekonomik krizin patlak vermesinden beş yıl sonra,
Yunanlılar herhangi bir ceza korkusu
olmaksızın yolsuzluğu, rüşvetçiliği
ve vergi kaçırmayı sürdürüyorlardı.
Yakınmalar inanılacak gibi değildi:
“Kimi doktorlar, giderek kamu görevlisi olan doktorlar bile doğrudan para
istiyorlar. Testleri yapmadan önce istiyorlar. Sonuçlarınızı geri alacağınız
zaman istiyorlar” (Maro Kouri, Atina)
(5). Fakelaki ya da içi para dolu “küçük zarf” hastalanan, yaralanan, giderek bir bölümü yalnızca yaşam kavgası veren insanların doktorlara verdikleri küçük-rüşveti anlatan bir sözcüktür. Küçük-rüşvetçiliğin Yunanistan’a
faturası 2011 için 554 milyon euro
olarak hesaplanmaktadır (6). Hangi
büyüklükte olursa olsun, rüşvetçilik
ve dolandırıcılık etik olarak en düzgün ülkelerde bile eksik değildir. Ama
Yunanistan’ı bu göreli olarak temiz ülkelerden ayırt eden şey onda rüşvetçiliğin yaygınlığı ve aşağı yukarı bütün bir nüfusa ait bir davranış biçimi
olması değil, rüşvetçiliğin moral bir
sorun olarak görülmemesidir.
Politik Partiler
Yunan halkının %90’ı için politik
partiler rüşvetçi ya da aşırı rüşvetçidir. Ve bu partiler politik istencini
anlatmanın başka bir yolunu bulamayan bu aynı %90’ın partileridir.
Bu enteresan \