“ Daha iyi olmaya çalışmayan , iyi olarak da kalamaz .” Güzel ülkemiz Türkiye , küresel rekabette en iyiyi hak ediyor . Türkiye ’ nin geleceğin kazananları arasında yer alması için önümüzdeki 5 , 10 , 20 yıl ve ötesini öngörerek rotamızı buna göre oluşturmamız gerekiyor . İş dünyası olarak bir an evvel ESG vaatlerimizi hayata geçirmek için adımlarımızı hızlandırmalıyız .
Bu vesileyle Türkiye ’ nin sürdürülebilir geleceğini 100 yıl öncesinden hayal eden ve bu hayalini gerçekleştirmek için güçlü adımlar atan Ata ’ mızı cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının ilk günlerinde minnet , saygı ve özlemle anıyorum .
Bizler , hemen her yeni düşünceyi derhal söylemimize alıyor fakat maalesef eyleme geçirmiyoruz . Oysa eyleme geçmeyen farkındalık , pişmanlıktır . Elbette insanın önce fikirleri değişir ama hayatımızı da alışkanlıklarımız yönetir . Sürdürülebilirlik de kurumlarımızda gelip geçici bir moda olarak düşünülmemeli , bir alışkanlık haline getirilmelidir . Bugün sürdürülebilir kalkınma , Türkiye için artık tercihe kalmış bir seçim değildir . Güçlü bir gelecek için bugün sürdürülebilirlik tek yoldur .
ESG bugün iş dünyası için bir alarmdır . Gelecekte var olmak için harekete geçmemiz adına bir acil durum ve eylem çağrısıdır . Sürdürülebilirlik vizyonumuzu hayata geçirmek için şu beş stratejik adımı atabiliriz : 1 . Şirketlerimizde konuyu yönetim kurulu düzeyinde benimsemek ve sürece tüm liderlik ekibini dahil etmek ,
2 . Sürdürülebilirlik inisiyatifleri için ortak bir dil oluşturmak ,
3 . Kurum genelinde bir vizyon ve hedefler belirlemek ,
4 . Bu hedeflere ulaşmak için gereken stratejik seçimleri netleştirmek ,
5 . Ve elbette bu konuda eğitime sürekli olarak yatırım yapmak .
Bugün rekabette zirvede olan kurumların en az yarısı , sadece 5-10 yıl sonra bugünkü konumlarını koruyamayacak . Koruyanlar , sürdürülebilirlik kavramının içeriğini gerçekten özümsemiş ve bunu iş yaşamına aktarmış kurumlar olacak .
İtibar , yapabileceğin kadar söz vermek , sonra söz verdiğinden daha fazlasını yapmaktır . Ne mutlu ki bizler Mustafa Kemal Atatürk gibi , değil 5,10,20 yıl bundan 100 yıl sonrasını öngörebilen , söz veren ve söz verdiğinden de fazlasını bizlere armağan eden bir lidere sahibiz . Yirminci yüzyılın en büyük kahramanlarından biri olan , cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk işte böyle bir deha , dünyaya 100 yılda bir gelecek bir liderdir . Bu vesileyle Türkiye ’ nin sürdürülebilir geleceğini 100 yıl öncesinden hayal eden ve bu hayalini gerçekleştirmek için güçlü adımlar atan Ata ’ mızı cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının ilk günlerinde minnet , saygı ve özlemle anıyorum .
“ Güzel günler sana gelmez , sen onlara yürüyeceksin .” der Mevlâna . Gelecek güzel günler hepimizin başarısı olacak . Daha güçlü , daha mutlu ve daha aydınlık yarınlar için vaatlerin ötesine geçip aksiyon almakta daha fazla geç kalmamalıyız . Artık niyetlerin aksiyona dönme zamanıdır . Ata ’ mızın bizlere emaneti olan cumhuriyet değerlerinin ışığında Türkiye ’ yi çok daha güçlü yarınlara taşımak için değişime ve dönüşüme inanarak , eşitsizliklerin ve adaletsizliklerin azalması için elimizden gelenin en iyisini yaparak , sürdürülebilir bir gelecek için vaatlerimizi kararlılıkla gerçekleştirebilme gücümüze inanarak umutlarımızı yeşertmeye , mücadelemizi büyütmeye devam edersek çok daha güzel yarınlar , yarınlara kalmaz
65