MAKALE
Alaçatı’nın Protest Brand’leri
Türkiye’nin güzide tatil adreslerinden biri olan Alaçatı’da
son yıllarda bir geriye gidiş başladı. Arnavut taşlı sokakları,
iki katlı cumbalı beyaz evleri, 3-4 odalı pansiyonları, küçük
otelleri, yerel doku ve yerel lezzetlerle donatılı restoranları,
kafeleri, antikacıları, sanat galerileri ile “değerlerini” ifade
eden bu küçük ve şirin belde bu özellikleri ile “yerel kent
markası” olma yolunda ilerliyordu. Yazar, şair ve edebiyat-
çılarla söyleşiler ve imza günleri, klasik müzik dinletileri,
tango geceleri Alaçatı’yı markalaştıran özellikler olarak
dilden dile dolaşıyordu. Her “güzel ve iyinin” başına geldiği
gibi Alaçatı’nın bu albenili, kıskanılası özgün kimliği vur-kaç
zihniyetli ve Alaçatı’da yaşamayan sözde işletmeler tarafın-
dan hoyratça kemirilmeye başlandı. Giderek ziyaretçi profili
değişiyor, çalgılı çengili meyhaneler sanat galerilerinin ye-
rini alıyor, disko, bar, pavyonlar ardı arında açılıyor ve özel-
likle gürültü kirliliğinden geceleri otelleri terk edip giden
turistlerin sayısı artıyordu.
12
Yaz -kış bu beldede yaşayan, yerli halk, yerel işletmeler gidi-
şattan zamanın yerel yönetimini uyardılarsa da aldırış eden
olmadı. İstanbul’un Nişantaşısı tüm alışkanlıkları ile birlikte
yaz aylarında Alaçatı’ya göç ediyor ve başta sabahlara kadar
devam eden yüksek sesli müzik ile Alaçatı’nın kimliğinin
orasını burasını kendi istedikleri yerlere çekiştiriyorlardı.
Yerel yöneticilere ve idari makamlara şikayetler bir sonuç
vermiyor ve her sezon bir öncekini aratır duruma geliyordu.
2018 yılında Alaçatı Turizm Derneği bu gidişata dikkat çek-
mek için önce “Nasıl bir Alaçatı” beklentisi içinde oldukları-
nı tanımlayan bir “Manifesto” yayımladı. Manifesto, Alaça-
tı’nın o güne kadar hangi değerlerle beslenerek bir “turizm
markası” olduğunu anımsatıyordu. Ardından bu manifesto-
ya dikkat çekmek için “#75desibel” başlıklı bir kampanya
Şimdi; yaza girerken Alaçatı’da
hava değişiyor!
Olumsuzlukalrın simgesi
“Kara Şemsiyelerin” yerini;
kurallara uygunluğun,
huzurun, herkese saygının
ve tarihi dokusuyla örnek bir
turizm beldesi olmanın simgesi
gökkuşağı şemsiyeler alıyor.
Tabii ki yerel yönetimlerin
desteği ile…
yaptı. Amaç gürültü kirliliğinin yarattığı olumsuzlukları
gündeme getirmek ve idari makamların hak, hukuk, kural
tanımayan bu işletmelerin üzerine daha etkili bir şekilde
gitmesini sağlamaktı. Kampanya bir Protest Brand olarak
etkisini hemen gösterdi ve “işlerin artık değişmekte olduğu”
algısını yarattı. Ancak yeterli değildi!
Bir sonraki yıl yerel seçimler vardı ve Alaçatı Turizm Derne-
ği üç başkan adayını Alaçatılıların huzurunda projelerini ve
vizyonlarını anlatmak üzere ayrı ayrı toplantıya davet etti.
Her üç başkan adayı da ekipleri ile birlikte kendilerini din-
lemeye gelen Alaçatılılarının karşısına çıktı. Ancak Alaçatı
Turizm Derneği Başkan adaylarına mikrofonu vermeden
önce bir başka Protest Brand’ı anlattı : “Kara Şemsiye”!
Özetle ATD diyordu ki;
“Bu kara şemsiye kapalı iken sadece yüksek
sesli müziğin neden olduğu gürültüden şi-
kayetçi olduğumuz algısını veriyor olabilir.
Ama Alaçatı’nın kimliğini kemiren durum bu
kadar basit değil! Bu şemsiye açıldığında için-
den buraya dinlence için gelmiş insanları hiçe
sayan ve köy içinde sabahlara kadar devam
eden yüksek sesli müziklerin girdabında; fu-
huş, uyuşturucu, vale ve bodyguard terörü
gibi olumsuzluklar da Alaçatı’nın duvarlarına
yapışıyor. Sizden bize söz vermenizi istiyoruz.
Göreve geldiğinizde kara şemsiye ile mücade-
le edeceğinizi ve Alaçatı’nın gerçek dokusu ve
kimliği olan ‘Gökkuşağı Şemsiyeleri’ bize ar-
mağan edeceğinizi taahhüt edin.”