INmagazine Sayı 14 | Page 33

YAPAY ZEKANIN TARİHSEL GELİ- ŞİMİ VE TANIMI Yapay zekânın tarihsel olarak ilk çı- kışının Leibniz’in dört işlem yapan hesap makinası ile olduğu söyleni- yor. İkinci Dünya Savaşı sırasında kod kırıcı (kriptograf) olarak çalışan Alan Turing ise, bilgisayarların teme- lini oluşturacak ilk fikirleri geliştiren, yapay zekânın babası olarak tanım- lanmaktadır. Turing, yapay zekânın temel sorusunun cevabını bulan kişi olarak ifade ediliyor. Turing, insan- ların yapabilip makinaların yapama- yacağı hiçbir şey olmadığını belirt- miş. Turing’in 1950’de önerdiği ve bilgisayarların insan bir sorgucuyu kandırabilecek düzeyde insan taklidi yapmalarını öngören “Turing testi” senaryosu, halen yapay zekâ sistem- lerinin temel hedefi olarak değerlen- diriliyor. Yapay zeka, bir bilgisayarın veya bil- gisayar kontrollü robotun, akıllı var- lıklara özgün görevleri yerine getir- me yeteneği olarak tanımlanmakta ve insanların entellektüel becerile- riyle donatılmış, mantıklı düşünme, anlam bulma, genelleme ve geçmiş deneyimlerden öğrenme gibi fonksi- yonları içeren bir sistem olarak ifade edilmektedir. Yapay zeka, dar zeka ve yapay genel zeka olarak ikiye ayrılmakta. Yapay genel zeka; “biyolojik olarak insan sinir sisteminden esinlenerek ma- tematiksel olarak tasarlanan görsel algılama, konuşma ve ses tanıma, hareket, muhasebe ve muhakeme yeteneğine sahip, kendi kendine öğrenme işlemlerini sür- dürebilen yazılımsal ve donanımsal sistemler bütünü” olarak tanımla- nırken yapay dar zeka ise; belirli bir problemin çözümü için geliştirilen ve veriden öğrenen dar kapsamlı yapay zeka sistemleri olarak ifade edilmek- tedir. HUKUK SUJESİ BAĞLAMINDA YAPAY ZEKA Hukuk sistemlerinde tanınan hak ve yükümlülükler insana tanınmakta- dır. Hukuk sujesi ise, hakkını kulla- nan ve bu kullanışı hukuk düzeni ta- rafından kabul edilen ve korunan kişi olarak ifade edilebilir. Türk Medeni Kanunu Madde 8’de “her insanın hak ehliyeti vardır denilmektedir...” de- nilmektedir. Görüleceği üzere hukuk düzeni halihazırda insana bir takım hak ve sorumluluklar yüklemektedir. Yapay zekanın bir hukuk sujesi ola- rak tanımlanması ve belli hak ve yü- kümlülükler bahşedilmesi mümkün olabilir mi? Çok yakın bir zamanda yapay ze- kanın, insan zekasına üstün gelece- ği tartışılmakta iken yapay zekayı hukuk sistemi içerisinde belli hak ve yükümlülüklerden muaf tutmak mümkün müdür? 2017 yılında “Ponanza” isimli bir ya- pay zekanın satranca çok benzeyen “shogi” isimli bir japon oyununda prestijli profesyonel bir oyuncuyu yenmesi de örneklerden birsi olarak gösterilmektedir. ‘AlphaZero’ adlı yapay zeka progra- mının, insanlığın modern satrançla ilgili 1200’lü yıllardan beri bildiği herşeyi 4 saatte öğrendiği satranç oyununda ‘şampiyon’ unvanına sahip olan rakibi ‘Stockfish 8’ adlı progra- mı yenmesi de yapay zekanın üstün- lüğü konusunda örnek olarak göste- rilmektedir. Cyborg olarak adlandırılan insan ve robot karışımı varlıkların da yeni bir hukuk sujesi kategorisi oluşturmaya aday olduğu tartışılmaktadır. Buna en iyi örnek olarak da robotik bir kola sahip insan, yapay bir kalp ile yaşayan insan, beyninin dışarıdaki bir aygıt ile iletişim kurmasını sağla- yan implantların kullanıldığı insanlar gösterilmektedir. Hâlihazırda Sophie isimli bir robota Suudi Arabistan’da vatandaşlık verildi. Yapay zekanın hukuk sistemleri içeri- sinde bir suje olarak nitelendirilmesi kaçınılmaz görünüyor. Diğer taraftan belli koruyucu hukuki tedbirlerin de alınması gerekiyor. İleride yapay zekanın insan ırkı için tehlike oluş- turması durumunda fişlerini çeke- rek eylemlerini sonlandırmak, onları durdurmak için yeterli olacak mı? İn- san zekasının üstüne çıkan bir yapay zeka fişinin çekilmesi durumunda hayatta kalmak için yeni yöntemler üretmesi mümkün görünüyor. Bu görsel www.shutterstock.com sitesinden alınmıştır. 31