Etik ve uyum dünyasında bu
kavramı açıklamak için en sık
kullanılan özdeyişlerden biri yine
İngiliz yazar C.S.Lewis’e aittir;
“Integrity is doing the right thing,
even when no one is watching.”
yani “Dürüstlük, kimse bakma-
dığında bile doğru olanı yap-
maktır!”
Global şirketlerin uzun zamandır
üzerinde çalıştığı “etkin etik ve
uyum programı yaratma” kavra-
mının kalbinde yer alan “insan
davranışı” ve “etik davranışı şir-
ket kültürü haline getirmek” ko-
nularında çalışan profesyoneller
C.S.Lewis’in bu özlü sözünü şir-
ket içi etik iletişimlerinin ve etik
sunumlarının çarpıcı bir mottosu
olarak kullanmaktadır.
Peki gerçekten durum böyle mi?
Yani insan doğasında kimse
bakmadığında bile doğru olanı
yapma durumu mümkün mü?
Yoksa bu davranışı beklemek bir
ütopya mı? Bu konudaki araştır-
malara bakmak gerekirse:
GÖZLEMCI ETKISI (OBSERVER
EFFECT):
Genel olarak “observer effect”
olarak bilinen ve gözlem altın-
daki insanların gözlem altında
olmaları sebebiyle davranışların-
da farklılık göstermelerini konu
alan fenomen, çeşitli psikolojik
deneylerle ortaya çıkmıştır. Göz-
lenme etkisinin temelleri, 1920
ve 1930’lu yıllarda, Western
Electric’s isimli, ABD’nin Şikago
eyaletinin Hawthorne bölgesinde
bulunan bir elektrik fabrikasında
yapılan deneylerde atılmıştır.
Bu nedenle fenomenin bir diğer
adı Hawthorne etkisidir. Deney
sırasında elektrik fabrikasında
çalışan işçilerin (ışıklandırma,
mola saatleri, çalışma saatleri
gibi) şartları değiştirilmiş ve bu
değişikliklerin verimliliklerini na-
sıl etkilediği ölçülmüştür. Deney-
de yapılan değişikliklerin işçilerin
verimliliğini büyük ölçüde arttırdı-
ğı gözlenmiştir. Deneyin ilerleyen
aşamalarında çalışma şartları
tekrar değiştirilmiş; hatta eski ha-
line döndürülmüştür. Şaşırtıcı bir
şekilde şartların eskiye dönme-
si, ışıklandırmanın kötüleşmesi,
molanın tamamen yasaklanması
ve hatta çalışma saatlerinin uza-
tılması bile verimliliğin artmasını
engelleyememiştir. Deneyi yü-
rüten araştırma görevlileri, ve-
rimliliğin artmasının sebebinin
değişen şartlar değil, çalışanla-
rın gözlem altında olmalarından
kaynaklandığını anlamıştır. Göz-
lendiklerinin farkında olan işçiler,
davranışlarını gerek araştırma
görevlileri, gerekse de kendi iş-
verenlerinin beklentilerini kar-
şılayacak şekilde değiştirmiştir.
Şartların kötüleşmesine rağmen,
gözlem devam ederken verimlili-
ğin düşmemesi buna işarettir. Ni-
tekim deneyler sonuçlanıp göz-
lem bitince fabrikada verimlilik
yeniden düşmüştür. 1
Benzer araştırmalar ilerleyen
yıllarda birbirini takip etmiş ve
Hawthorne etkisi her seferinde
onaylanmıştır. Örneğin 1976 yılı-
nın Ekim ayında, cadılar bayra-
mı gecesi 363 çocuğun yer al-
dığı deney, bu etkinin en temel
deneysel kaynaklarından biridir.
Bu deneyde çocuklara ev ziya-
retleri sırasında fazla şeker al-
malarının yasak olduğu söylen-
miş ve bulundukları ortama gizli
kameralar yerleştirilip bu söze
kulak verip vermeyecekleri tes-
pit edilmeye çalışılmıştır. Göz-
lendiklerinin farkında olmayan
çocukların pek çoğu tek şeker
kuralını çiğnese de, kendi yan-
sımalarını karşılarındaki ayna-
da gören çocukların çoğu fazla
şeker almaktan vazgeçmiştir.
5