GÖ R Ü Ş
26
Türkiye’nin “Şeffaflık Sınavı”: B-20
G20-B20 toplantılarının bu yıl Türkiye’de düzenlenmesinin ülkemiz için önemli
bir fırsat olduğunu dile getiren Salim Kadıbeşegil, “Rüşvet ve yolsuzlukla
mücadelenin ekonomik, sosyal ve çevresel büyümenin temel göstergesi
haline dönüştürmenin ana performans göstergesi olarak katılımcıların önüne
konulabilmesinin arkasında kim durmaz ki?” sorusunu soruyor…
Yazı: Salim Kadıbeşegil
H
er birimizin toplum içinde
farklı şapkaları var; kimimiz yatırımcı, iş adamı,
sivil toplum veya meslek
kuruluşu üyesi, kimimiz
akademisyen,
mavi-beyaz-altın yakalı çalışan, ziraatçı, sanatçı ya
da sadece sokakta yürüyen sade vatandaş.
Veya bunların birkaçına birden sahip bir
toplum bireyi.
Hangi kimliğimizle ilgili olursa olsun, ortak
yaşamın harcı ve öncelikli beklenti, “adalet
ve hakkaniyet” duygusunun hakim olduğu
bir topluma ait olabilmenin duygusuyla
güne başlayabilmektir...
Ancak 20. yüzyıl, “adalet, hakkaniyet” erozyonunun en yoğun yaşandığı bir dönem
olarak tarihe geçti. Belki birçok uygulama
buna neden oldu ama hiçbiri “yolsuzluk,
dolandırıcılık, sahtecilik, rüşvet ve suisti-