ILLUSTRATED ENGLISH DICTIONARY sözlük | Page 43

                                  R abbit: tavşan, ödlek, acemi oyuncu racket: gürültü etmek , raket, curcuna radar: radar radiator: radyatör, kalorifer radio: radyodan yayınlamak, telsizden yayınlamak , radyo, telsiz rail: ray döşemek, parmaklıkla çevirmek , ray, tırabzan railing: parmaklık railroad: demiryolu ile taşımak , demiryolu railway: demiryolu , banliyö hattı raincoat: yağmurluk raise: kaldırmak, artırmak, çıkıntı, artış ram: toslamak , koç burcu [astr.], koç takımyıldızı [astr.] , koç, mancınık ran: [run] , koşmak ranch: çiftlik işletmek , çiftlik range: dizmek, dolaşmak, sıra, menzil rank: dizmek, sıraya koymak , sıra, derece , çok rapid: hızlı, ani rapidly: hızla rare: ender rash: kurdeşen, kaşıntı , sabırsız, atak rat: fare avlamak , fare, hain rate: değer biçmek , oran, kur, değer rather: tercihen, oldukça, bayağı raw: hassas nokta, hammadde s. çiğ, ham rays: razor: ustura, tıraş makinesi reader: okur ready: hazır , nakit , hazır real: gerçek, asıl , real [fin.] , gerçekten really: ünl. gerçekten mi , gerçekten rear: büyütmek, arka, geri, arkadaki, art reason: sonuca varmak, düşünüp taşınmak ,sebep, akıl reasonable: mantıklı receipt: fiş vermek i. fiş, reçete, yemek tarifi                                         recent: yeni, son günlerdeki recently: yeni, geçenlerde reception: karşılama, resepsiyon recession: geri çekilme, gerileme recipe: yemek tarifi, reçete, tarife recollect: hatırlamak reconcile: uzlaştırmak, bağdaştırmak reconciliation: barış, uzlaşma record: kayda geçirmek , kayıt red: ök. kızarık , kırmızı, kızıl , kızgın refer: sevketmek, kastetmek referee: hakemlik etmek , hakem, bilirkişi referendum: halkoylaması refill: yeniden doldurmak , doldurma, yedek refreshments: refrigerator: buzdolabı refuge: sığınmak , sığınak, iltica refugee: mülteci regard: dikkate almak, hesaba katmak , bakış region: bölge, iklim register: kaydetmek , kasa, kayıt cihazı regular: müdavim , sıradan, düzenli regulation: yönetmeliğe uygun , düzenleme related: ilgili, ilişkili relation: bağıntı, alâka relationship: ilişki, yakınlık relative: akraba , göreceli relevant: konu ile ilgili, amaca uygun reliable: güvenilir, emin relief: i. rahatlama, kurtarma religion: i. din, iman religious: s. dindar, dini, din reluctant: isteksiz remark: dikkat etmek, belirtmek, yorum, düşünce remarkable: dikkate değer, dikkat çekici remedy: tedavi etmek, onarmak , ilaç, tedavi, çözüm remit: bağışlamak, vazgeçmek remittance: havale, para gönderme remote: naklen yayın , uzak, çok eski, uzaktan kumanda replacement: yedek, değiştirme