ILLUSTRATED ENGLISH DICTIONARY sözlük | Page 15
display: sergilemek i. teşhir, sergi
dispose: düzenlemek, kullanmak, ikna
etmek
dispute: münakaşa etmek tartışma
distance: uzakta tutmak ,uzaklık, mesafe
distant: uzak
distinct: ayrı, farklı, başka
distinction: ayrım
district: bölge, semt
dive: dalmak dalış
diver: dalgıç
division: bölüm, anlaşmazlık
divorce: boşanmak ,boşanma
dizzy: başını döndürmek baş
döndürücü, şaşkın
dock: rıhtıma yanaşmak tersane, rıhtım
doctor: doktorluk yapmak doktor
document: belgelemek belge, evrak
dog: takip etmek köpek
doll: oyuncak bebek
dollar: dolar, beş şilin
domestic: i. hizmetçi , eve ait, evcil, yerli
dominate: hükmetmek
don: giydirmek don nehri , İspanyol
efendisi
don't: yasak, yapılmaması gereken şey
donate: bağışlamak
donation: bağış, yardım
donkey: eşek , yedek
donor: bağışta bulunan kimse, verici
doom: mahkum etmek, kaderi kötü
olmak , kör talih, karar
doomsday: kıyamet günü, kıyamet
door: kapı, eşik, giriş
dose: dozunu ayarlamak doz, bir parça
dot: nokta koymak nokta, benek
double: ikiye katlamak çift çifte
down: fyere indirmek tüy, bunalım ,
aşağıya doğru
down payment: peşinat, depozito
doze: uyuklamak uyuklama
dozen: düzine
draft: taslağını çizmek müsvedde
drag: çekmek , engel
dragon: ejderha, sinirinden kuduran
kimse
drain: kurutmak , pis su borusu, dışa
akma
drama: dram, sahne için yazılmış oyun
draught: tasarlamak ,cereyan, hava
akımı
draughts: dama oyunu
drawer: çekmece (masa)
dreadful: berbat, korkunç
dreadfully: çok çok
drill: delmek , matkap, delgi
driver: şoför
drug: ilaç vermek, uyuşturucu vermek ,
ilaç, uyuşturucu
drum: davul çalmak davul
duck: daldırıp çıkarmak ördek
duckling: ördek yavrusu
due: hak zamanı gelmiş tam
duel: düello etmek i. çekişme
dull: köreltmek, uyuşturmak ,kör,
sersem
during: iken, esnasında
dust: tozunu almak , toz
dustbin: çöp kovası
dutch: Holandaca
duty: görev, vergi
dye boyamak boya
dynamite: dinamitlemek dinamit,
dynamo: dinamo, enerjik kimse
dynasty: hanedan, sülale