Havacılık Tıbbı Derneği - Bülten Sayı 26 | Page 18

2 0 1 4 Aralık SAYI: 26 değerlendirildiğinde ise uçak destekli pilot intiharları oranı %0.33 olarak görülmektedir (7.244 ölümcül kazanın 24’ü). Avrupa verileri incelendiğinde ise 30 yıllık bir periyot içerisinde (1956-1995) İngiltere’de uçak destekli pilot intiharlarının tüm ölümcül kazalara oranı %0.3’tür (1.000 ölümcül kazanın 3’ü). Diğer taraftan Almanya’da ise 1974-2007 tarihleri arasındaki veriler incelendiğinde oran %0.29 olarak tespit edilmiştir. Finlandiya’da ise 2003-2012 yılları arasında 19 ölüm kaza arasında uçak destekli pilot intiharından kaynaklanan kazalara rastlanmamıştır. Uçak Destekli İntihar Sıklığı ve Oluşumu Bu araştırma kapsamında uçak destekli pilot intiharlarının tüm ölümcül kazalara oranı %0.33’tür. Yani 7.244 ölümcül kazanın 24 tanesi uçak destekli pilot intiharları nedeniyle gerçekleşmiştir. Pilot intiharı nedeniyle gerçekleşen ölümcül kazaların sıklığının az olması, uçak kazalarının araştırılmasının teknik açıdan zor, zaman ve insan gücü açısından zorlayıcı ve kazayı intihar girişimi olarak değerlendirmenin güç olmasından kaynaklandığı söylenebilir. Bu araştırmaya göre, Amerika’da uçak destekli pilot intiharlarında son zamanlarda bir azalma eğilimi vardır (Tablo 1). Ancak, iki farklı zaman dilimi arasındaki bu farklılık istatistiksel olarak anlamlı değildir. İntiharlar önceden bir uyarı vermeden ortaya çıkabilir. Araştırma bulgularına bakıldığında incelenen vakaların yalnızca %22’sinin son randevuları sırasında sağlık personellerine intihar düşünceleri hakkında konuştukları görülmektedir. Dolayısıyla NTSB’den elde edilen verilere göre 2003-2012 yılları arasında Amerika’da gerçekleşen 8 vakanın 5’inde (%63) kurbanın intihar düşüncesi bilinmesine rağmen uçmasına izin verildiği ve intihar girişiminin ölümle sonuçlandığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle intihar uyarılarının ciddiye alınarak etkili müdahalelerin uygulanması çok önemlidir. İntihar girişimi olan ABD Hava Kuvvetleri pilotlarının büyük çoğunluğunun (%79) altta yatan psikiyatrik tanıları dikkatle ele alındığında ve sağlık muayeneleri takip edildiğinde uçuş görevlerini başarıyla tamamladıkları görülmektedir. Benzer şekilde Avustralya Sivil Havacılık Güvenliği Kurumu’na göre de intihar girişimi diskalifiye ettirici bir durum ya da tamamıyla psikiyatrik bir rahatsızlığın göstergesi olarak değerlendirilmez. İntihar girişimi olan pilotların büyük çoğunluğu, psikiyatrik rahatsızlıkları olsa bile remisyon dönemlerinde uçuşlarına kaldıkları yerden devam etmekte, bu durum uçuşa elverişlilik raporlarını almalarında engel teşkil etmemektedir. Ticari uçaklardaki intihar vakaları değerlendirildiğinde, yolcu uçaklarının nadiren bir intihar yöntemi olarak kullanıldığı görülmektedir. 19 Aralık 1997 tarihinde Endonezya’da Silk Air Havayollarına ait MI -185 sefer sayılı uçuşta pilotun yere çarpması olayında 97 yolcu ölmüştür. NTSB bu olayı pilotun kasıtlı bir intihar eylemi olarak açıklamıştır. Ticari sivil havacılık alanındaki son olası intihar kazası 29 Kasım 2013 günü Mozambik’te meydana gelmiştir. LAM Havayolları kaptanı uçağı kasten tehlikeli bir dik dalışa sürükleyerek yere çarpmış ve 33 kişinin ölümüne neden olmuştur. * %95 Frekans tahmini için güven aralıkları **İntiharlarda ölenlerin sayısı ***Havacılık kazalarında ölenlerin sayısı 718