2014
Haziran
SAYI: 25
HAVAALANLARINDA SAĞLIK DESTEĞİ VE DHMİ
HEKİMLERİNİN DURUMU
Son yıllarda giderek artan uçak, uçuş ve yolcu sayılarıyla
paralel biçimde hasta yolcular, acil vakalar, uçuşa elverişlilik
değerlendirmeleri gibi durumlarda da artış olmaktadır. Bu bağlamda havaalanlarında daha kapsamlı ve modern bir sağlık hizmeti verilmesi beklenir. Ancak bugünkü durum hiç de sanıldığı
gibi değildir. 42 havaalanında DHMİ
sorumluluğunda olan acil sağlık hizmetleri milyonlarca dolarlık anlaşmalarla özel sektöre devredilmiş, kurumun
(dolayısıyla devletin) sağlık hizmeti için
harcadığı para en az %50 oranında
artmıştır. Peki bu taşeron şirketlerin iki
kat maliyetle verdiği acil sağlık hizmeti, eskiden DHMİ’nin verdiğinden daha
üst düzeyde midir? Bu konu tartışmaya
açıktır; çünkü “havaalanı acil sağlık hizmeti” kavramından ne
anladığınıza bağlı olarak bu hizmeti (gösterişine bakarak) iyi de
bulabilirsiniz, (işin özüne bakarak) yetersiz de görebilirsiniz...
Kabul edilmelidir ki, 42 havaalanının acil sağlık hizmeti
ihalesini kazanıp 8 yıldır yürütmekte olan özel şirketin (PortClinic) imajı iyidir. Geniş ve şık mekânlar, düzgün kıyafetler, reklam stratejisi, daha fazla hekim ve yardımcı sağlık personeliyle
verilen hizmet, iyi gibi görünüyor... Ama eğer DHMİ sağlık birimlerine daha geniş imkânlar sağlansaydı, hekim ve yardımcı
sağlık personeli sayısı arttırılsa; eğitim, tıbbi teçhizat, ambulans,
vs. için biraz daha fazla kaynak ayrılsaydı, bugün özel sektörün
yaptığından daha iyisinin daha ucuza yapılamayacağını kim iddia edebilir?
Bir Havaalanı Sağlık Ünitesinden Beklenen
Şey Nedir?
Bir semt polikliniğinden farklı olarak, bir havaalanı sağlık
ünitesinden öncelikle beklenen şey, uçağa binmek üzere veya
uçaktan henüz inmiş insanların uçuş koşullarıyla ilgili sağlık sorunlarına çözüm üretmektir. Bu misyon, havacılık tıbbı konusunda eğitimi olan hekimler olmaksızın lâyıkıyla yürütülemez. Ama
gerek geçmişte ve gerekse halen faaliyette olan özel şirketlerde
havacılık tıbbı eğitimi almış bir tek uçuş hekimi yoktur. 36 bin
feet irtifadaki bir uçakta, 6-7 bin feet kabin irtifaında uzun saatler
geçirecek olan hasta insanlara (kalp yetmezliği, astım, fıtık, sinüzit, beyin tümörü, batın ameliyatı, kanamalı durumlar, vs.) uçağa
binip binmeme veya hangi önlemlerle uçabileceği tavsiyesinde
bulunacak hekimlerin kesinlikle bu konuda özel eğitim almış olmaları gerekir. Çünkü havacılık tıbbı ayrı bir tıp bilimi sahasıdır;
bir hekim ne kadar iyi niyetli ve özverili olursa olsun, böylesi
durum