SAYI: 2 ( HAZİRAN 2019)
5.1.
Olağan Dışı Yağışların İnsan Sağlığına Etkileri
El Nino gibi fenomen bir doğa olayının yaşandığı dönemlerde meydana gelen yağışlarla
hastalık yayan sivrisinek popülasyonu arasında sağlam ilişkiler vardır. 1982 yılında
şiddetli El Nino olayından sonra Ekvador, Peru ve Bolivya’da sıtma vakalarının
yaşanması, aynı yılda Venezuella ve Kolombiya’daki sıtma vakalarındaki artışların
yaşanması bu görüşü desteklemektedir. Bu bakımdan Guyana, Kolombiya, Peru ve
Venezuella’da El Nino ile sıtma vakaları arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişkilerin
olduğu söylenebilir (Akalın, 2012).
Görsel 1. ABD’nin Teksas eyalatinde bulunan Houston şehrinde 2017 yılında etkili olan kasırga sonrası
San Jacinto Nehri’nde meydana gelen bir taşkının öncesi ve sonrası ait drone görüntüsü. Taşkın sonrası
binlerce ev zarar görürken, 30.000’den fazla insan yer değiştirmek zorunda kalmıştır.
Ekstrem yağışlar yeraltı sularına ve şehir içme suyu şebekelerine karışmak
suretiyle içme sularını kirletebilmektedir (Korkanç ve Korknaç, 2006). Şehir şebeke
sularının Kriptosporidyum, Kolera, Coli Basili, Tifo, ve Hepatit A gibi virüslerle
kirletilmesiyle ishal vakaları meydana gelebilmektedir. Olağan dışı yağışların görüldüğü
bölgelerde bulaşıcı hastalık yayan bazı sivrisinekler için yaşama ve üreme yerleri de
oluşmuş olmaktadır. Yağışlar sonrası oluşan durgun sularda vektörler kolaylıkla çoğalıp
gelişebilmektedir. Buradan da anlaşılmaktadır ki hastalık yayılım koşulları ve
jeomorfoloji arasında sıkı bir ilişki bulunmaktadır. Topografik eğimin 0° - 2° ya da
altında olduğu sahalar suların toplanma/göllenme sahalarıdır (Turoğlu, 2010). Böyle
alanlarda suların yerde kalma süresi ile hastalıkların artmasında paralellik gözlenebilir.
geoCED
www.geoced.org
40
Coğrafya Eğitimi Derneği
www.tceder.org