ESPOR PSİKOLOJİSİ
Esporcuların, yani takım sahiplerinin, menajerlerin, oyuncuların ve oyunun tabi
olduğu şirketin çalışanlarının psikolojisi "off-balance" dediğimiz dengesizliğe ve stabil
olmayan bir platform üzerinde çalışmaya devam ettiklerinden dolayı bir fiil çalkantıya
sahiptir. Her gün aynı ekrana bakıp aynı oyunu oynayarak para ve başarı
kazanmaya çalışmak, haftanın 6 gününü tamamen buna feda edip sosyal hayatı ve
diğer gereksinimleri minimuma indirgemek insan psikolojisi üstünde bir hayli basınç
oluşturmaktadır. Bu bireylerin genel olarak bir depresyon veya üforya halinde
bulunmaları da bence bunun getirisidir. Çünkü bu sektöre girdiğinde bir pamuk
ipliğine bağlı kariyerinin, ki sosyal medya gücünden bahsetmiştik, bu sosyal
platformda bir hatada silinebileceğini bilerek devam etmeye çabalama kaygısı, sektör
içindeki bireylerin üstünde oluşturduğu basınç ile performansları da düşürdüğü gibi,
bu bireylerin genel dayanıklılıklarını da inceltmektedir. Espor sektörüne giriş yapıp
başarılı olacak iken bu tarz bir olaya kurban veya başrol gitmek o insanın hayatının
geri kalan geleceğinde yaklaşımlarını ve sosyal çerçevelerini yerinden sarsmaktadır.
Bunun önüne geçilmesi için spor psikologlarının faaliyet gösterip bütün espor ortam
ve takımlarında aktif bulunarak bahsedilen sonuçların doğrulmamasına ya da en
azından sonuçların şiddetinin aza indirgenmesine yardımcı olması gerekmektedir. Bu
etkinin en büyük kaynaklarından biri ise esporcuların genelde genç yaşlarda olması
ve karşılarına çıkan büyük ilgiyi, kameraları ve maddi geliri olgun bir biçimde
karşılayıp kontrollü yaklaşamamalarıdır.