EMEĞİN SANATI 161. SAYI | Page 29

Sayfa 29  Gamze, kardeşinin saçlarını okşayarak ‘üzülme’ dedi. ’ümidini yitirme, yarın da spotçulara git, tek tek sor! Olmadı lokantaları dolaş komilik sor, bulaşıkçılık olsun! Sor! ‘ Sonra mutfağa gidip kardeşi için sakladığı akşam aşını getirdi. Çünkü onlar akşamı çoktan savmışlardı. Sabah Gamze kalktığında içinde bir sevinç, bir heyecan vardı. Gece güzel bir düş görmüştü. ‘Hayırdır inşallah! Bu nasıl bir düş ki böyle?‘ Diye içinden geç irip, yatakta bir sağa bir sola dönerek gördüğü o güzel masalımsı düşü yorumlamaya çalışıyordu. Gamze o hayırlı düşünde kocaman bir dükkan sahibiydi. Çankaya’daki Fevzi paşa Caddesinin en güzel yerinde kocaman bir çiçekçi dükkanı açmıştı ve dükkan rengarenk çiçeklerden adeta görünmüyordu. Gamze bacısıyla beraber durmaksızın demet demet çiçek satıyor, görünmeyen paraları bir çuvala ha bire dolduruyordu. P