Emeğin Sanatı 159. Sayı
Özetin özeti Onun hakkında; Memet Fuat, şiirlerinin “bütün akımların dışında” olduğunu
vurguluyor, şiiri “düşüncelerin, duyguların yoğunlaştırılmasında” aradığını söylüyordu.
Behçet Necatigil’e göre “şairdeki ‘ikinci kişi’ problemini, ikinci kişi ile kendi arasındaki
bağıntıları çeşitli yönlerden derinleştir”miş, “davranışları soyutlaştırarak bir düşünce
planına yükselt”mişti...[12]
****
Nihayet “Yaşanır yalnız bu aylak güzlerde/ Gelecekten geçmişe doğru…”
“Ah, okumaya başlamadan önce/ Çiçeklere su vermek lazımdır…”
“Ve yukarda,/ Uzak bir göğün altındaydı deniz./ Bulutlar, martılar ve deniz...”
“Paris’te eski bir evde oturdum,/ Bilmem mi, yalnızken bir tuhaf olurum,/ Çileği kokulu
İstanbul’da doğmuşum,/ Sardalyanın pulları yapışmış elime...”
“Hayvanlar konuşmadıkları için/ Kimbilir ne güzel düşünürler,/ Tıpkı ellerimiz gibi,”
dizeleriyle Melih Cevdet Anday…
O; Ayşegül Yüksel’in deyişiyle, “… “Zaman” konusuna kafasını ve yüreğini adamış bir
düşün ve yazın insanıdır. “Zaman” ve “ölümsüzlük” olgusuna verdiği şiir emeği kitaplar
boyunca incelense yeridir.”
Kolay mı?
Melih Cevdet’in kültürel altyapısının temelini eskiçağ dünyası oluşturuyordu. Yunan, Mısır,
Sümer uygarlıklarını yakından tanıyor, bir konuya ya da tartışmaya gireceği zaman söze
buradan başlıyordu…
Hazır düşünceleri yoktu. Her konuda sorular sorup yanıtlar aramayı severdi. Bu yöntemi
yalnız yazarken değil, günlük hayatında da uygular; bulunduğu ortamlarda o sırada
kafasında taşıdığı soruları ortaya atar, hep tartışmak isterdi. Anlamanın, bilinmeyeni
sezmenin, değerlendirmenin yani düşünmenin simgesiydi. Hep soruları vardı ama hiç hazır
yanıtları yoktu…
Ömrünce şiir yazmış, şiir düşünmüştü…
“Garip’le başlayarak, Melih Cevdet’in şiirinde birkaç dönem geçip gitmiş. Bazı dönemlerini
yadırgayanlar çıkmış. Aklın, sadece aklın yordamıyla yetinmesini yadırgayanlar.
Mitologyadan zaman zaman çokça esinlenmesini de...”[13]
Mıhçıhaliloğlu Yılmaz Mızrak’ın ifadesiyle, “Garip’ şiirinin şairi olarak ünlenen ama benim
için büyük bir ‘filozof şair’, usta romancı, oyun yazarı, bilge bir ‘deneme’ci olan” Onu,
“Evrensel ve hümanist” diye betimler Ferit Edgü…