Draje Dergi Draje Dergi || Ergen Draje | Page 21

post rock değil. Serhat: İnsanlara müziğimizi değişik tarzda aktarabiliyorsak ve insanlar güzel bir şey bu diyebiliyorsa benim için olay bitmiştir. Muhittin: Ben kimlikten nefret ederim. Bir süre sonra insanlara Orange Skies’ı tanıtmak için bir kimlik koymak zorunda oluyoruz. Ben şu an Oranse Skies’ı bir kimliğe oturtamıyorum. Draje: O zaman ergenliğin bununla bir ilgisi yok. Ediz: Bizim mottomuzda anlatmaya çalıştığımız şey de oydu. Hikayemi dinlemek istiyorsun o zaman gel bizimle. İşin özeti budur yani.(ciddiydi) Draje: O zaman tarzın önemi kalmıyor. Hikaye sizin ergenliğiniz oluyor. Ediz: Kesinlikle. Ama dil biz post rock’ız dedirtiyor ama müzisyeniz aslında. Bence bu daha önemli. Draje: Grubunuza eklemek istediğiniz enstrüman? Ediz: Bizim aklımızda bir projemiz vardı. Arkadaş çevrimizde bizden farklı enstrüman çalan kim varsa ne çaldığınız umrumuzda değil- bizi dinleyin ve gelin bizimle çalın diyorduk. Bizim istediğimiz dinleyiciyi afallatmak değil. Biz tamemen şundan bahsediyorduz: Ben bu şarkıyı yazarken nasıl hissediyorsam senin de bu şarkıya benim bilmediğim bir evren içinde katkıda bulunmanı istiyorum. Bu kafaya ayak uydurabilecek arkadaşlarımızla beraber bir müzik icra etmek istiyoruz gelecekte. Ayrıca ben thereminin tınısını da duymak isterim müziğimizde. Mert: Artık olay şuna dönüştü. Post rock’ın olmazsı olmazı çello’dur. Ben bu şekilde düşünmüyorum. Sadece tek gitarla bile çok güzel bir sound yakalabilirsiniz. Bu artık günümüz teknolojisiyle de yakından ilgili. Draje: Kayıtlarınızla ilgili nasıl bir süreç izliyorsunuz? Ediz: Şarkı yaparken şu yolu izliyoruz: Örneğin ben bir riff bir arpej buluyorum. Bana bir şey ifade ediyor ama ne olduğunu tam bilmiyorum. Onu kaydediyorum, sonra üstüne basını kaydediyorum. Kendi içinde tutarlı ama eksiği olan bir durum oluşturuyorum. Sonra Mert üstüne bir şeyler yazıyor kaydediyoruz. Henüz davulu yokken anafikrini veren bir şey oluşuyor. Sonra altına standart bir davul atıyoruz ve midi klavye aracılığıyla çok çeşitli enstrümanlar denemeye başlıyorum. Teknoloji bize artık bunları sağlayabiliyor. Enstrümanın o yapı içinde kendi karakterini bulmasını sağlıyorum. Hangi enstrüman kendini o şarkının içinde ifade edebiliyorsa o enstrüman şarkılarımızda yer buluyor. Serhat: Aslında müzik te de olay resimdeki bütünlük gibi. Aynı resimdeki gibi müzikte de bir parçayı bir riffi çıkardığım zaman müzik bozuluyorsa ve önceki daha iyiyse şarkı bitmiştir benim için. Draje: Eskişehir müzik piyasası hakkında ne düşünüyorsunuz ? Ediz: Eskişehir piyasası iyiyken kötüledi. Amatöründen profesyoneline envai çeşit grup dinleyebiliyordum ve o zaman, mekan daha azdı. Biz şu an herangi bir mekana gidip de şu şekil bir müzik yapıtığımızı söyleyip bir sahne istediğimizde bize iki üç gün içinde size arayacağız deniyor ancak arayan olmuyor. Eskişehir bu kafayla gittiği sürece – bizden bağımsız olarak söylüyorum bunu- ciddi bir şey yapamayacaktır. Piyasa müziği dışında müzik yapan gruplar İstanbul’a Ankara’ya gitme mecrubiyetinde bulunuyorlar. (acılar) İletişim için: email: [email protected] http://www.facebook.com/pages/ Orange-Skies/185020474877296 http://www.myspace.com/ orangeskiesband http://twitter.com/orangeskiesband http://orangeskiesband.tumblr.com/ http://www.reverbnation.com/ orangeskies