Dilhane Nisan Sayısı nisan | Page 34

BİR LEYLÂ RÜZGARI Leyl-i Mercan Bir kilitle başlar hep yaşamın şifresi. Var sandığımız nice yokların dalgaları arasında boğulurken çocukluk rüyalarımız kadar tekrarı çok pişmanlıklar yaşıyor hayallerimiz. Birçok kalabalıkta kimsesiz kalıyor ruhlarımız, yorgunluğa varmadan yorulan yüreklerimiz. Bundan yaklaşık iki yıl önceydi. Sılayı, gurbette yüreğinle hemhâl olduklarımıza mecburen tercih ettiğimiz o gün, başımdan geçen safderun bir hatıra paylaşımdır bu; Yer İstanbul, eve dönmek için saatinin gelmesini beklediğimiz araçların kalktığı yer. Henüz şehirden ayrılmama 1.5-2 saat vardı. Oturacak yer kalmadığı için büyük valizimin üstüne oturup belki biraz hüzünlü yüreğim teskin olur diye kitap okuyordum, dalmışım ki birden küçük kız çocuğunun önümde dikildiğini gördüm. Belli ki bu Suriyeli bir çocuktu. Üstü başı kir içinde, saçları salık ve keçeleşmeye yüz tutmuş, yüzü ise duman yutmuş gibi siyah siyahtı. Ben bunları çok sonra fark ettim. Çünkü bir gözleri vardı ki içinde boğulduğum, tüm kusurları kaybedercesine bakıyordu. Elini uzattı. Belki bir şey istiyordu, belki de birkaç kuruş… 34