Dilhane Mart Sayısı mart | Page 45

AMİNE YAMAÇ Müslüman modern olabilir ama Müslüman olduğunu unutmadan bunu yapmalıdır. Diriliş insanı belki de bu evrede asıl Müslümanlığı anlatmak, modernlik adına dinine yapılan saygısızlığı bildirmek için kendini ortaya atmalıdır. Bağırmak, ağlamak, anlatmak, yazmak ya da hal dili göstermek. Nasıl isterse öyle dirilin diye çağrısında bulunabilir. Yeter ki durup, kim bu ölmüş ruhları tekrar diriltecek diye beklemesin. O vakit modern olmadan önce Müslüman olabilmeniz dileğiyle duamı buraya bırakıp, son kapıya geçiyorum. Son kapı ruhun eziyetini uç noktalara taşıyan, onu aşka hasret bırakan çağımızın en illet sorunudur. Rahmanın sonsuz aşkıyla yanan bir ruh ki o görülene değil, görülmeyene âşık. Böyle bir sonsuzluğa âşık ruha, maddeye bağlan, yaratanı bırak yarattığını sev, dersen olur mu? Olur, ama yorulur, olur ama kı rılır, olur ama ölür. Ah bu ruh ne zarif değil mi bulduğu her fırsatta ölüyor. Ruh konusundan bahsedince demek ki ölüm akıldan çıkmıyormuş. Çıkmaz çünkü ölüm ruhun ölümüne denktir. Maddeci toplumlarda ahlaksızlık, şımarıklık, merhametsizlik kişilik özelliği haline gelmiştir. Kapitalizmle hayatımıza giren maksimum kar etme düşüncesi ruhlarımızı bu hale getirmiştir. Maddeye tapmanın bir sonu olmadığı için. İnsan çalışır, kazanır. İnsan yine çalışır ve kazanır bunun bir sonu yoktur. Ruh bir inançla tatmin olmak istersen maddeci sadece somut olanı sarılıp kendini bu dünya için yorup durmaya devam eder. Diriliş insanı bilir ki madde ne kadar çok olursa olsun bu insana yetmez. O yüzden maddenin peşinden koşmayı bırakıp, Yaratana yaklaşmaya çalışır. Çünkü madde insanı yaratıcısından uzak tutar. Bu dünyada vazgeçilmez saydığı her şey aslında kendisine kabul ettiği bir ilahtır. YENİDEN DİRİLİŞ