BES-İN Dergisi Nisan 2018 | Page 67

ENERJİ DENGESİ VE OBEZİTE AÇISINDAN
Matematiksel bir hesap yapacak olursak şeker içeren besinler yerine enerji değeri olmayan / daha az enerji değerine sahip tatlandırıcı içeren besinlerin tüketimiyle aldığımız enerji daha azdır. Sonuç olarak ağırlık kaybı sağlanabilir ve bu durum obeziteye karşı koruyucu olabilir; fakat ağız boşluğumuzda bulunan reseptörler aldığımız tadı algılayacak ve beyine sinyaller göndereceklerdir. Bu bağlamda enerji içeren veya içermeyen her iki tatlandırıcı grubu da reseptörlerimizi uyaracak ve sindirim aktivasyonu sağlayacaktır. Bunun yanında tatlandırıcı içeren besinler sindirilemediğinden ve emilemediğinden dolayı yeterli tokluk hissini sağlamayacaktır. Araştırmalar bu durumun bir sonraki öğünün enerji içeriğini artıracağını söylemektedir. Ayrıca enerji değeri olmayan tatlandırıcılar tarafından iştah artışı, öğünlerde içecek olarak alındığında önemli olmayabilir. Bunun yanında geçmiş yıllara göre üretimi ve tüketimi artan tatlandırıcılara rağmen obezite prevelansı artmaya devam etmektedir. Bu konuda daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır. ADA 2012 verilerine göre tatlandırıcıların iştah kontrolüne etkisi olmadığı ve kilo almayla ilintili mekanizmalar için yeterli kanıt bulunmadığını belirtilmiştir. Bu konuda önerilen, tatlı bir şeyi başka tatlı tada sahip bir şeyle değiştirmek yerine tüketim sıklığını azaltmak ve porsiyon kontrolü sağlamak olacaktır. Tatlandırıcıların kontrollü tüketimi önerilebilir; fakat sağlıklı besin grupları her zaman için daha öncelikli olmalıdır. Şeker içeren besinler yerine kullanılmadıkları sürece günlük enerji alımında telafide bulunmadıkları için ağırlık denetimine fayda sağlamadıkları unutulmamalıdır.
DİYABET AÇISINDAN
Tatlandırıcılar diyabet tanısı konmuş hastalar için alternatif olarak kullanılabilir; fakat diyabette amaç karbonhidrat miktarının doğru bir şekilde sağlanmasıdır. Enerji değeri olmayan tatlandırıcıların kullanımı( karbonhidrat içeren diğer besinlerle yer değiştirdiği takdirde) toplam karbonhidrat alımını azaltılarak fayda sağlanabilir. Ağırlık denetimi ve kardiyometabolik risklerin azaltılmasına dair yeterli kanıt bulunmamaktadır. Bu konuda daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır.
MİKROBİYOTA SAĞLIĞI AÇISINDAN
Mikrobiyota kelimesi bize bağırsaklarımızda bulunan ve bağışıklık sistemimizin büyük kısmını oluşturan yararlı bakterilerden bahsetmektedir. 2014’ te International Journal Of Science tarafından yayınlanan, Suez ve ark. yapmış olduğunu araştırmada yapay tatlandırıcı kullanımının bağırsak floramızı olumsuz etkilediği belirtilmiştir. Bunun yanında tatlandırıcıların mikrobiyotaya olan etkisi kişiden kişiye değişmektedir. Ayrıca enerji değeri olmayan tatlandırıcıların glikoz intoleransına sebep olduğunu gösteren çalışmalar da bulunmaktadır.