Şubat 2017 | Sayı: 12
sinden, hatta dikiz aynasından bile dünyayı zenginle�tiren olmadık öyküler, yepyeni hayatlar çıkarabilen bu mütevazı yazı adamı, sorularımızı yanıtladı.
- Yazarsınız, ama yaşamınızı, hepimiz gibi, başka alanlardan kazanmak zorundasınız. �Taksici� olmak, sizce yazarlık duygusunu, daha doğrusu yazma iştahını her zaman kışkırtır mı? Yorgunluğu bir yana, her gün birbirine benzemeyen mesleklerden onlarca insanla yüz yüze geliyorsunuz, onları dinliyorsunuz, bütün bunlar sizde, tanıklıklarınızı ve çıkardığınız sonuçları yazıya dökme gereksinimi doğurmuyor mu?
F rankfurt bir dünya �ehri ve paranın, özellikle de Avrupa parasının merkezi. Yüzlerce kültür iç içe ve yan yana ya�ıyor. �ehrin kilit renklerinden birini de Türkçe ve Türk edebiyatı olu�turuyor. Bu ilk bakı�ta fazla iddialı görünen �yalın gerçeğe� güzel bir örnek, akademik ya�amını derinle�tirmek için geldiği bu �ehirde farklı bir ya�am kuran Selçuk Ülger. Küçük bir taksinin pencere-
SELÇUK ÜLGER- Bir gerçeğin altını çizerek ba�layayım sorunuzun yanıtına. Yazarlık duygusunun veya yazma i�tahının kı�kırması için yazınsal yapıtlarla mutlaka bir iç içeliğimizin olması gerekir. Aksi halde, mesleğimiz yazma konusunda bize istediği kadar cömert malzeme sunsun, yazma yatkınlığımızı artıran nitelikli eserlerin ince eleğinden geçmeden hiçbir konuda kalem oynatamayız. Öyleyse, bizi besleyen, bize dil bilinci kazandıran yapıtları yutarcasına okumak, içeriği üzerinde dü�ünmek, önemli bulduğumuz bölümlerini özenle not etmek gibi alı�kanlıklarımızın olması gerekiyor ilkin.
Alman eğitim sisteminin önemli bir parçası olan anaokullarında gözlemlediğim ilk �ey, eğitimcilerin, o minnacık çocukların ellerine her fırsatta rengârenk kağıtlar, kalemler tutu�turmaları olmu�tu.
35